Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Serdar Yol, toplumda her 20 kişiden birinde görülebilen kolorektal kanser (kalın bağırsak ve rektum kanseri) hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Yol, hastalığın en sık gözden kaçan belirtilerini ve kimlerin risk altında olduğunu anlatarak erken teşhisin önemine dikkat çekti.
Risk Grubunda Kimler Var?
Prof. Dr. Serdar Yol, kolorektal kanser için yüksek risk taşıyan grupları şöyle sıraladı: Bağırsaklarında polip bulunanlar, ailesinde kolorektal kanser öyküsü olanlar, inflamatuvar bağırsak hastalığı (ülseratif kolit, Crohn hastalığı) olanlar ve kalıtsal genetik bozukluğu (ailesel polipozis sendromu gibi) bulunanlar.
Ayrıca, yaşam tarzı faktörlerinin de riski artırdığını belirten Yol, işlenmiş gıdaları aşırı tüketen, az meyve-sebze yiyen ve sigara kullanan kişilerin de dikkatli olması gerektiğini vurguladı. İlginç bir nokta olarak, ailesinde meme, yumurtalık veya rahim ağzı kanseri öyküsü bulunanların da kolorektal kanser açısından risk grubunda değerlendirildiğini ifade etti.
Sinsi İlerleyen Belirtilere Dikkat
Kolorektal kanserin belirtilerinin çeşitli olduğunu ve bazılarının sıradan şikayetlerle karıştırılabildiğini söyleyen Prof. Dr. Yol, en önemli uyarı işaretlerini açıkladı. Yeni başlayan kabızlık veya tuvalete çıktıktan sonra tam rahatlayamama hissi, dışkının incelmesi, makattan kan gelmesi veya dışkının kanlı olması başlıca belirtiler arasında.
Bu şikayetlere ek olarak, sebepsiz kansızlık (anemi), karın ağrısı, sürekli halsizlik ve açıklanamayan kilo kaybının da hastalığın habercisi olabileceğinin altını çizdi. Özellikle kanlı dışkı gibi belirgin bir semptomun bile bazen basur (hemoroid) sanılarak göz ardı edilebildiğini, bu durumun teşhisi geciktirdiğini kaydetti.
Tanı ve Tedavide Altın Standart: Kolonoskopi
Prof. Dr. Serdar Yol, kolorektal kanser tanısında en değerli yöntemin kolonoskopi olduğunu vurguladı. Tanı sürecinde dışkıda gizli kan testi, tomografi ve dışkıda genetik testlerin de kullanılabildiğini ancak kesin tanı ve poliplerin alınması için kolonoskopinin şart olduğunu belirtti.
Kimlerin ve ne zaman kolonoskopi yaptırması gerektiği konusunda net bir çerçeve çizen Yol, şu önerilerde bulundu: Makattan kanaması olan her hasta mutlaka kontrol edilmelidir. Ailesinde kolorektal kanser öyküsü olmayan bireyler 50 yaşından itibaren taramalara başlamalıdır. Birinci derece akrabasında bu kanser türü görülenler ise, hastalığın akrabalarında ortaya çıktığı yaştan 10 yıl önce tarama programına alınmalıdır.
Hastalığın tedavisine de değinen Prof. Dr. Yol, temel tedavi yönteminin cerrahi olduğunu, ancak hastalığın evresine göre kemoterapi ve radyoterapinin de cerrahiyle kombine edilerek kişiye özel tedavi planları oluşturulduğunu sözlerine ekledi. Erken evrede teşhis edilen kolorektal kanserde tedavi başarısının çok yüksek olduğunu da hatırlattı.
Prof. Dr. Serdar Yol'un açıklamaları, 4 Aralık 2025 tarihinde kamuoyu ile paylaşıldı.