Her yıl binlerce kadının hayatını kaybetmesine neden olan meme kanseri, aslında erken yakalandığında yenilmesi mümkün bir hastalık. Uzmanların üzerine basa basa vurguladığı o sihirli sözcük: erken teşhis. Peki ama bu kadar hayati olan erken teşhisi nasıl sağlayacağız?
İşte tam bu noktada iş biraz da biz kadınlara düşüyor. Çünkü meme kanserinin ilk sinyallerini fark etmek, çoğu zaman bir uzmanın müdahalesinden önce kendi kendimize yapacağımız basit kontrollerle mümkün.
Vücudunuzun Verdiği Sinyalleri Asla Göz Ardı Etmeyin
Meme kanserinin erken belirtileri bazen o kadar belirsiz oluyor ki, insan 'aman canım, bir şey değildir' deyip geçiştirebiliyor. Ama aslında vücudumuz bize bir şeyler anlatmaya çalışıyor. Memede ele gelen kitle -ki bu en bilinen belirti- her zaman ağrılı olmayabiliyor mesela. Bazen sadece memenin şeklinde bir değişiklik, ciltte portakal kabuğu görünümü ya da meme başından gelen kanlı akıntı bile alarm zillerinin çalması için yeterli.
Kimileri 'ben genç yaştayım, bana bir şey olmaz' diye düşünüyor ama bu çok tehlikeli bir yanılgı. Evet, risk yaşla birlikte artıyor ama genç kadınlarda da meme kanseri görülebiliyor. Üstelik gençlerde tümörler bazen daha agresif seyredebiliyor.
Kendi Kendine Muayene: Hayat Kurtaran 5 Dakika
Duşta, yatmadan önce ya da ayna karşısında geçireceğiniz sadece beş dakika... İnanın, bu kısa süre hayatınızı kurtarabilir. Meme dokunuzu tanımak, olası bir değişikliği hemen fark etmenizi sağlar. Peki nasıl yapmalı?
- Her ay adet bitiminden sonra memelerinizi düzenli olarak kontrol edin
- Memelerinizin simetrisine, şeklinde bir bozukluk olup olmadığına bakın
- Ciltte kızarıklık, çöküntü ya da portakal kabuğu görünümü arayın
- Meme başlarınızda içe çekilme, şekil bozukluğu ya da akıntı olup olmadığını kontrol edin
- Koltuk altı bölgesinde şişlik veya kitle olup olmadığını kontrol edin
Bu kontroller sırasında bir farklılık hissederseniz -panik yapmayın- ama kesinlikle ihmal de etmeyin. Hemen bir uzmana başvurun. Unutmayın, erken teşhis hayat kurtarır ve çoğu meme kanseri erken evrede tedavi edilebilir.
Tarama Programlarına Katılmak Neden Bu Kadar Önemli?
Toplum sağlığı açısından mamografi taramalarının önemi gerçekten yadsınamaz. Özellikle 40 yaş üstü kadınlar için düzenli mamografi çektirmek, henüz belirti vermemiş kanserleri bile tespit edebiliyor. Bu da tedavide başarı şansını inanılmaz artırıyor.
Aslında düşününce, yılda sadece bir kez yapılan bir kontrol için bu kadar çekimser davranmak mantıksız değil mi? Oysa erken teşhis sayesinde meme koruyucu cerrahi şansı doğuyor, kemoterapi gibi ağır tedavilere gerek kalmayabiliyor. Hayat kaliteniz bozulmadan, sağlığınıza kavuşabiliyorsunuz.
Kanserden korkmak doğal ama asıl korkmamız gereken şey geç kalmak. Çünkü istatistikler açıkça gösteriyor ki, erken teşhis edilen meme kanserlerinde tam iyileşme oranı %90'ları buluyor. Bu, her yıl binlerce kadının hayatının kurtulması demek.
O halde ne yapıyoruz? Kendi sağlığımızın sorumluluğunu alıyor, düzenli kontrollerimizi aksatmıyoruz. Unutmayın, siz değerlisiniz ve sağlığınız her şeyden önemli.