Yapay Zekâ Kanser Tedavisinde Devrim Yapıyor: Kemoterapi Tarihe Karışabilir
Yapay zekâ kanser tedavisinde kemoterapiyi azaltacak

Kanser tedavisinde son yıllarda yaşanan büyük ilerlemelere bir yenisi daha ekleniyor. Yapay zekâ destekli yöntemler, hastaların tedavi süreçlerini kökten değiştirme ve özellikle kemoterapinin yan etkilerinden gereksiz yere etkilenmelerini önleme potansiyeli taşıyor.

Norveçli Girişimden Çığır Açan Sistem

Euronews'te 16 Aralık 2025 tarihinde yer alan habere göre, Norveç merkezli DoMore Diagnostics adlı girişim, yapay zekâ tabanlı bir analiz aracı geliştirdi. Bu araç, kanser hastalarının tedavi sonuçlarını öngörmede geleneksel patolojik değerlendirmelerden daha isabetli sonuçlar veriyor. Şirket, bu teknolojinin patologlardan daha doğru tahminler yapabildiğini öne sürüyor.

Geliştirilen sistemin temel amacı, gereksiz ve zararlı olabilecek tedavilerin önüne geçmek. Yapay zekâ modeli, hastalığın seyrini ve tedaviye verilecek yanıtı daha hassas bir şekilde analiz ederek, hangi hastaların agresif tedavilere (örneğin kemoterapi) gerçekten ihtiyaç duyduğunu, hangilerinin ise bu tedaviler olmadan da güvenle iyileşebileceğini belirlemeye yardımcı oluyor.

Kemoterapiye Olan Bağımlılık Azalabilir

Bu gelişme, kanser tedavisinde bir dönüm noktası olarak görülüyor. Yapay zekâ sayesinde, bazı hastalar kemoterapiden tamamen kaçınma şansı bulurken, diğerleri için bu tedavinin çok daha hassas ve kişiselleştirilmiş dozlarda uygulanmasının yolu açılıyor.

DoMore Diagnostics'in hedefi, yapay zekâ destekli analizlerle daha isabetli değerlendirmeler yaparak gereksiz tedavi yükünü ve yan etkileri azaltmak. Bu yaklaşım, hastaların yaşam kalitesini artırmanın yanı sıra, sağlık sistemleri üzerindeki mali ve iş yükünü de hafifletebilir.

Kanser Tedavisinin Geleceği Yeniden Şekilleniyor

Teknoloji, tıp dünyasında her geçen gün daha derin bir yer ediniyor. Kanser tedavisinde yapay zekâ kullanımı, sadece bir teşhis aracı olmanın ötesine geçerek, tedavi kararlarının verilme şeklini değiştiriyor. Bu da kişiselleştirilmiş tıp anlayışını bir adım daha ileri taşıyor.

Sonuç olarak, Norveç'te geliştirilen bu yapay zekâ aracı, kanserle mücadelede umut verici bir sayfa açıyor. Doğru hastaya, doğru zamanda, doğru tedaviyi uygulama idealine ulaşmada önemli bir araç haline gelerek, binlerce hastanın tedavi sürecini daha az yıpratıcı hale getirme potansiyeli taşıyor. Bu gelişme, tıp ve teknoloji iş birliğinin insan hayatına nasıl dokunabileceğinin en çarpıcı örneklerinden biri olarak kayıtlara geçiyor.