Havalar soğuyor, hastalık mevsimi kapıda. Ama bu sefer karşımızda bildiğimiz gripten farklı, adeta bir 'canavar' var: Frankenstein gribi. Adı bile insanı ürpertiyor, değil mi?
Aslında bu ismi almasının nedeni, birden fazla virüsün birleşimi olması. Tam bir 'karma' hastalık. Peki nasıl ayırt edeceğiz bu Frankenstein'ı sıradan gripten?
İşte O Kritik Belirtiler
Boğazınız sanki zımpara ile kaplanmış gibi mi? Ateşiniz bir yükseliyor bir düşüyor, adeta roller coaster'a binmişsiniz gibi mi hissediyorsunuz? İşte bu alarm zilleri çalıyor demektir.
Uzmanlar özellikle şu üçlüye dikkat çekiyor:
- Ani başlayan ve şiddetli boğaz ağrısı
- İnatçı yüksek ateş (38 derece ve üzeri)
- Kuru ve kesik kesik öksürük
Normal gripten farkı ne mi? Şöyle söyleyeyim: Frankenstein gribi daha hızlı vuruyor, daha şiddetli semptomlarla geliyor. Bir gecede kendinizi yatağa mahkum hissedebilirsiniz.
Peki Ne Yapmalı?
Öncelikle panik yok! Kendinizi evde karantinaya alın - hem iyileşmek için hem de başkalarına bulaştırmamak için. Bol sıvı tüketmek şart, bunu atlamayın. Ateşiniz varsa ateş düşürücü alabilirsiniz tabii, ama doktorunuza danışmakta fayda var.
Antibiyotik konusuna gelince... Aman dikkat! Bu bir virüs, antibiyotikler işe yaramaz. Hatta gereksiz antibiyotik kullanımı vücut direncinizi düşürebilir.
Korunma Yolları: Basit Ama Etkili
Ellerinizi sık sık yıkayın - biliyorum klişe gelecek ama inanın en etkilisi bu. Kalabalık ortamlarda maske takmak da akıllıca olur. Bağışıklık sisteminizi güçlü tutun, uykunuzu ihmal etmeyin.
Son bir not: Eğer nefes darlığı, göğüs ağrısı veya bilinç bulanıklığı gibi belirtiler varsa, vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurun. Canım, sağlıktan önemli değil mi?