Almanya'da geçtiğimiz yıl demans nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı adeta patlama yaptı. Resmi verilere göre 2024'te demans kaynaklı ölümler bir önceki yıla kıyasla tam yüzde 44 arttı. Bu oran, ülkedeki sağlık sistemini alarma geçirdi diyebiliriz.
Federal İstatistik Ofisi'nin açıkladığı rakamlar gerçekten çarpıcı. Demans, artık Almanya'da ölüm nedenleri arasında en üst sıralarda yer alıyor. Üstelik bu artışın sadece yaşlanan nüfusla açıklanamayacak kadar yüksek olduğu belirtiliyor.
Peki Neden Bu Kadar Keskin Bir Artış?
Uzmanlar bu dramatik yükselişin arkasında birkaç faktör olabileceğini düşünüyor. Pandeminin uzun vadeli etkileri mi? Yoksa modern yaşam tarzımızın beyin sağlığımız üzerindeki gizli bedelleri mi? Aslında her ikisi de rol oynuyor olabilir.
Şöyle düşünün: COVID-19 dönemindeki izolasyon, özellikle yaşlı bireylerde bilişsel gerilemeyi hızlandırmış olabilir. Sosyal etkileşimden mahrum kalan beyin, paslanmaya başlıyor adeta. Ayrıca teşhis yöntemlerindeki gelişmeler de daha fazla vakayı kayıt altına almamızı sağladı.
Rakamlar Ne Söylüyor?
2023'te 48.500 olan demans kaynaklı ölüm sayısı, 2024'te 70.000'e yaklaştı. Bu, günde yaklaşık 190 kişinin demans nedeniyle hayatını kaybettiği anlamına geliyor. Korkunç değil mi?
Kadınlarda durum daha da vahim. Demanstan ölenlerin neredeyse üçte ikisini kadınlar oluşturuyor. Bunun nedeni mi? Kadınların ortalama ömrünün daha uzun olması ve dolayısıyla yaşlı nüfusta daha fazla yer almaları.
Almanya'nın Demansla Mücadelesi
Peki Almanya bu krize nasıl yanıt veriyor? Aslında ülke demans araştırmalarına ve hasta bakımına önemli yatırımlar yapıyor. Ancak uzmanlara göre bu yeterli değil.
Nöroloji uzmanları, "Bu sadece bir sağlık sorunu değil, toplumsal bir meydan okuma" diyor. Demans hastalarının bakımı, aileler üzerinde hem duygusal hem finansal açıdan büyük yük oluşturuyor. Ve maalesef bakım kalitesi hala istenen seviyede değil.
İşin ilginç yanı, Almanya'da demans teşhisi konan kişi sayısı aslında beklenenden daha düşük. Bu da buzdağının görünmeyen kısmının ne kadar büyük olduğunu gösteriyor.
Türkiye İçin Ne Anlama Geliyor?
Almanya'daki bu tablo, aslında bize de bir uyarı niteliğinde. Türkiye'nin de hızla yaşlanan bir nüfusu var. Demans, yakın gelecekte ülkemizde de çok daha büyük bir sorun haline gelebilir.
Belki de şimdiden önlem almaya başlamalıyız. Beyin sağlığına yatırım yapmak, erken teşhis sistemleri geliştirmek ve hasta bakım kalitesini artırmak gelecekte bizi benzer bir krizden koruyabilir.
Sonuç olarak, Almanya'nın yaşadığı bu demans tsunamisi sadece bir ülkenin sorunu değil. Küresel bir sağlık kriziyle karşı karşıyayız ve hazırlıklı olmak zorundayız.