Büyükelçi Kaymakcı: Rumlar AB-Türkiye ilişkilerinde samimi değil
Kaymakcı: Rumlar AB-Türkiye ilişkilerinde samimi değil

Türkiye'nin Avrupa Birliği nezdinde Daimi Temsilcisi Büyükelçi Faruk Kaymakcı, Brüksel'de düzenlenen AB-Türkiye İş Zirvesi'nde önemli açıklamalarda bulundu. Kaymakcı, Kıbrıs Rum kesiminin Türkiye-AB ilişkilerinin gelişmesi önünde ciddi bir engel oluşturduğunu vurguladı.

Rum Engellemeleri ve Gümrük Birliği

Büyükelçi Kaymakcı, DEİK ve European Business Summit işbirliğinde gerçekleştirilen zirvede yaptığı konuşmada, Gümrük Birliği'nin güncellenmesinin birçok nedenden dolayı zorunlu olduğuna dair iş dünyasından güçlü argümanlar duyduklarını ifade etti. Dünyada ticaret, e-ticaret, kamu alımları ve hizmetler gibi alanlarda önemli değişimler yaşandığını hatırlatan Kaymakcı, mevcut Gümrük Birliği anlaşmasının bu değişime ayak uydurması gerektiğini belirtti.

AB yetkililerinin Gümrük Birliği'nin güncellenememesine üç ana neden gösterdiğini aktaran Kaymakcı, bunları şöyle sıraladı: Ticaret akışını olumsuz etkileyen kısıtlamalar, Rusya'ya uygulanan yaptırımlar ve Kıbrıs meselesi. Kaymakcı, ticari sıkıntıların bir kısmının üst düzey ticaret diyaloğu ve Gümrük Birliği Ortak Komitesi sayesinde çözüldüğünü, Rusya yaptırımları konusunda ise Türkiye'nin önlemler aldığını ve bunun AB Komisyonu raporlarına olumlu yansıdığını kaydetti.

Kıbrıs Sorunu ve Veto Yetkisinin Kötüye Kullanımı

En tartışmalı konunun Kıbrıs meselesi olduğunu vurgulayan Kaymakcı, "Kıbrıs meselesi, Gümrük Birliği modernizasyon müzakerelerinin başlaması için bir koşul değildi" dedi. Ancak Rum kesiminin veto haklarını kötüye kullandığını ve bunu sonradan bir koşul olarak dayatmaya çalıştığını ifade etti.

Kaymakcı, son yıllarda yaşanan küresel gelişmelere rağmen Rumların Türkiye Dışişleri Bakanı'nın AB Dışişleri Bakanları Gayriresmi Toplantısı'na katılımını bloke ettiğini hatırlatarak, "Rumların ilişkileri iyileştirme konusunda samimi olduklarını düşünmüyorum. Asıl niyetleri dar görüşlü, aşırı milliyetçi, maksimalist tutumlarını dayatmak" şeklinde konuştu.

SAFE Programı ve Savunma Sanayi İşbirliği

Türkiye'nin savunma ve güvenlik alanındaki katkılarına değinen Büyükelçi, Türkiye'nin bugüne kadar AB'nin 19 ortak güvenlik ve savunma politikası misyonuna katkıda bulunduğunu vurguladı. Ancak Kıbrıs Rum kesiminin Türkiye'nin Pesco'nun askeri hareketlilik projesine katılımını, Avrupa Savunma Ajansı'na ortak üyeliğini ve şimdi de Avrupa Güvenlik Eylem Planı (SAFE) tam katılımını engellediğini aktardı.

Kaymakcı, Türkiye'nin yaklaşık 7,5 milyar dolarlık savunma sanayi ekipmanı ihraç ettiğini ve bunun yarısının NATO ülkelerine olduğunu belirterek, "Türkiye'nin SAFE içinde olması AB'nin büyük çıkarına olur" dedi. Norveç, Lihtenştayn ve Ukrayna'nın programa dahil edilirken Türkiye'nin en başından dahil edilmemesinin doğru bir mesaj olmadığını ifade etti.

Türkiye'nin Avrupa ve NATO'nun bir güvenlik ve savunma müttefiki olduğunu vurgulayan Kaymakcı, Türkiye'nin Avrupa sanayisinden çok daha hızlı ve makul fiyatla savunma üretimi yapabileceğini sözlerine ekledi.