Washington'da düzenlenen NATO'nun 75. yıl zirvesi, Avrupa başkentlerinde adeta bir deprem etkisi yarattı. Diplomatik koridorlarda fısıltılar dolaşıyor: "Peki ya Trump geri dönerse?"
Avrupa liderleri, eski Başkan Donald Trump'ın olası bir dönüşü konusunda derin bir tedirginlik içinde. Zirve boyunca gözlemlenen temkinli davranışlar, aslında çok daha büyük bir güven bunalımının habercisi.
Diplomatik Poker Oyunu
Zirve masasında kelimenin tam anlamıyla bir poker oyunu yaşandı. Avrupalı delegeler, Trump'ın her çıkışını adeta nefeslerini tutarak izlediler. Kimse önümüzdeki dönemde neler olacağını kestiremiyor.
Aslında mesele sadece Trump'ın kişiliği değil. Washington'daki siyasi iklimin tamamen değişmiş olması, Avrupa'nın stratejik planlarını altüst etti. "Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" diyen bir diplomat, durumun vahametini özetliyor.
Güvenilirlik Krizi Derinleşiyor
Trump'ın "güvenilmez" olarak etiketlenmesi, sadece kişisel bir yargı değil. Bu, transatlantik ilişkilerin geleceğine dair ciddi bir risk analizi. Avrupa, uzun vadeli savunma planlarını nasıl yapacak? Kimse emin değil.
Öyle ki, bazı başkentlerde "B Planı" arayışları bile başladı. Tabii bunlar henüz resmi olmayan, fısıltı düzeyinde tartışmalar. Ama varlıkları bile durumun ciddiyetini gösteriyor.
Jeopolitik Deprem
Washington'daki bu zirve, aslında küresel dengelerde çok daha büyük bir değişimin habercisi. Avrupa, ilk kez bu kadar net bir şekilde Amerika'ya güvenemeyeceğini anladı. Bu, II. Dünya Savaşı'ndan beri süren stratejik ortaklık için tarihi bir kırılma.
Peki ya Türkiye? Ankara'nın bu denklemdeki yeri belirsizliğini koruyor. Hem NATO üyesi hem de bölgesel güç olarak Türkiye'nin hamleleri, önümüzdeki dönemde çok daha kritik hale gelebilir.
Zirvenin en ilginç yanı? Herkesin Trump hakkında konuşması ama kimsenin açıkça eleştirmek istememesi. Diplomasinin bu ikiyüzlü doğası, aslında uluslararası ilişkilerin ne kadar kırılgan olduğunu gösteriyor.
Sonuç olarak, NATO'nun 75. yılı kutlamaları gölgede kaldı. Kutlamalar yerine, belirsizlik ve endişe hakim. Avrupa, Trump'ın olası dönüşüne hazırlıksız yakalandı. Ve kimse önümüzdeki dönemde neler olacağını tahmin edemiyor.
Bu sadece bir zirvenin ötesinde, yeni bir jeopolitik çağın başlangıcı olabilir. Avrupa'nın Amerika'ya bakışı belki de sonsuza kadar değişti. Ve Trump - ister sevilin ister nefret edin - bu değişimin ana aktörü oldu.
