Ankara'da düzenlenen CHP'nin 39. Olağan Büyük Kongresi, beklenmedik ve rahatsız edici sahnelerle gündeme oturdu. Adeta bir kaos ortamına dönen kongrede, görevlerini yapmaya çalışan gazetecilere yönelik fiziksel müdahaleler herkesi şoke etti.
Olaylar, kongre alanında görev yapan gazetecilerin çalışmalarını engellemek isteyen bir grup tarafından başlatıldı. Kameraların önünde bile çekinmeden yapılan bu saldırılar, basın özgürlüğünün ne denli hassas bir konu olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Kamera Lenslerine Yansıyan Şiddet
O anlar kameraya böyle yansıdı: Bir gazeteci ekibi, kongreyle ilgili haber yapmak için çalışırken, birdenbire kendilerini fiziksel bir saldırının ortasında buldular. İttişmeler, kakışmalar, bağrışmalar... Tüm bu olaylar, demokratik bir toplantıda asla olmaması gereken sahnelerdi.
Aslında bu tür toplantılarda basın mensuplarına saygı gösterilmesi beklenirken, tam tersi bir tabloyla karşılaşıldı. Gazeteciler adeta bir engel olarak görülüyordu - ki bu durum gerçekten içler acısıydı.
"Bu Ne Perhiz Bu Ne Lahana Turşusu?"
Ortam o kadar gergindi ki, insan kendini soruyor: Demokratik bir partinin kongresinde böyle sahneler nasıl yaşanır? Basın özgürlüğünden dem vuranların, gazetecileri engellemeye kalkışması ne kadar ironik!
Görgü tanıklarına göre, saldırganların kim olduğu tam olarak anlaşılamadı. Ancak şu kesin: Kameralar her şeyi kaydetti. Bu görüntüler, ilerleyen günlerde daha fazla konuşulacak gibi görünüyor.
Basın Özgürlüğü ve Demokrasi İkilemi
Bu olay, aslında çok daha büyük bir soruna işaret ediyor. Demokrasinin temel taşlarından biri olan basın özgürlüğü, maalesef hala tehdit altında. Gazeteciler, görevlerini yaparken fiziksel şiddete maruz kalıyorlar - bu kabul edilemez!
Kongre delegeleri arasında da bu duruma tepki gösterenler oldu. Bazı delegeler, gazetecilere yapılan muamelenin demokratik bir partide asla yaşanmaması gerektiğini ifade ettiler. Haklılardı da.
Sonuç olarak, CHP kongresinde yaşanan bu talihsiz olay, siyasi kültürümüzdeki bazı eksiklikleri bir kez daha gözler önüne serdi. Gazetecilerin çalışma özgürlüğüne yönelik her türlü engel, aslında demokrasimizin sağlığı açısından endişe verici bir işaret.
Bu görüntüler sosyal medyada hızla yayıldı ve büyük tepki topladı. Kamuoyu, gazetecilere yönelik bu tür saldırıların bir daha yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınmasını bekliyor. Umarım bu olay, basın özgürlüğünün ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha hatırlamamızı sağlar.