Ortadoğu'nun kanayan yarası Gazze'den yine yürekleri parçalayan bir haber ulaştı. TRT Arapça'nın deneyimli muhabiri Yahia Barzak, İsrail'in son saldırılarında hayatını kaybetti. İşte o anlar, işte o acı...
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla bu kara haberi duyurdu. Sesinde titreme vardı sanki - "TRT Arapça kanalı muhabiri Yahia Barzak'ın şehadet haberini üzüntüyle öğrendim" dedi. Kelimeler havada asılı kaldı.
Mesleğini En Zor Koşullarda Yapıyordu
Barzak, tam anlamıyla cephenin tam ortasındaydı. Gazze'nin o daracık sokaklarında, her an ölümün kol gezdiği o topraklarda, mesleğini icra ediyordu. Kamerayla, mikrofonla, not defteriyle - gerçekleri dünyaya duyurmak için çırpınıyordu. Son nefesine kadar da öyle yaptı zaten.
TRT Ailesi yasta. Haberi alır almaz ofislerde bir sessizlik çöktü. Kimse bir şey söyleyemedi, söyleyemedi işte. O gürültülü haber odaları, o an mezar sessizliğine büründü. İnsan bunları yazarken bile içi acıyor doğrusu.
Yerlikaya'nın Sözleri Yüreklere Dokundu
Bakan Yerlikaya'nın mesajındaki şu cümleler özellikle dikkat çekiciydi: "Merhuma Allah'tan rahmet, ailesine, TRT Ailesi'ne ve kamuoyuna başsağlığı diliyorum." Kısa, öz, ama yürek burkan. Böyle anlarda kelimeler yetmiyor zaten, yetemiyor.
Gazze'de gazetecilik yapmak - kim bilir kaç kişi bunun ne demek olduğunu anlayabilir? Sadece haber peşinde koşmak değil, aynı zamanda kendi hayatınla da kumar oynamak. Barzak işte bu zorlu yolun yolcusuydu. Ve maalesef ki son durağı şehadet oldu.
Acı haber kısa sürede yayıldı. Sosyal medyada binlerce mesaj, yüzlerce paylaşım... Herkes aynı soruyu soruyor: "Bu kan ne zaman duracak?" Cevabı olmayan, ama herkesin içini kemiren bir soru bu.
Gazeteciler olarak bizler biliyoruz - bazı haberlerin bedeli ağır olur. Ama bu kadar ağır olmamalı. Asla olmamalı. Barzak'ın mesleki cesareti ve hakikatin peşindeki o kararlı duruşu, geride kalanlara ilham olmaya devam edecek. Umuyoruz ki son kurşun kalem de olsa, onun hikayesi unutulmayacak.
