ABD ve Ukrayna arasında düzenlenen yüksek seviyeli görüşmelerde, Rusya-Ukrayna savaşının ardından çizilecek fiili sınırların tartışıldığı iddia edildi. ABD merkezli Axios haber sitesinin iki Ukraynalı yetkiliye dayandırdığı habere göre, taraflar bu kritik konuya odaklandı.
Florida'daki Görüşmelerin İç Yüzü
Görüşmeler, 1 Aralık 2025 tarihinde Florida'da gerçekleşti. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile Ukrayna Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Sekreteri Rüstem Umerov başkanlığındaki heyetler, ABD'nin barış planını görüşmek üzere bir araya geldi. Toplantı, geniş katılımlı bir oturumun ardından her iki taraftan üçer yetkili ile devam etti.
Daha sonra Umerov, ABD Başkanı Donald Trump'ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile birebir görüştü. Umerov, bu görüşmenin ardından Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskiy ile telefonda görüşerek süreç hakkında bilgi aktardı.
Sınır Kontrolü Ana Gündem Maddesiydi
Axios'a bilgi veren ismi açıklanmayan Ukraynalı yetkililer, yaklaşık beş saat süren görüşmelerin "yoğun" ancak "verimli" geçtiğini belirtti. Yetkililere göre, toplantıdaki neredeyse tek tartışma konusu, sınırların kontrolü ve olası bir barış anlaşması kapsamında Rusya ile fiili sınırın nereye çizileceği oldu.
Ukraynalı yetkililerden biri, toplantı sonrasında Axios'a gönderdiği mesajda, "Yoğundu ama olumsuz değildi. ABD'nin ciddi çabalarını gerçekten takdir ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Cenevre'deki Ön Görüşme ve Süreç
Florida'daki bu görüşme, tarafların bir önceki buluşmasının devamı niteliğindeydi. ABD ve Ukrayna heyetleri, 23 Kasım'da İsviçre'nin Cenevre kentinde bir araya gelmiş ve ABD Başkanı Donald Trump'ın sunduğu 28 maddelik barış planını ele almıştı.
Marco Rubio ve Rüstem Umerov, Florida'daki görüşmenin ardından yaptıkları açıklamada, çok faydalı ve verimli bir toplantı gerçekleştirdiklerini duyurmuştu. Bu açıklama, diplomatik teamüllere uygun olumlu bir mesaj olarak değerlendiriliyor.
Son gelişmeler, savaşın diplomatik çözüm arayışlarının hız kazandığını ve en zorlu konuların masaya yatırıldığını gösteriyor. Tarafların, özellikle toprak bütünlüğü ve sınır güvenliği gibi hayati meselelerde ortak bir zemin aradığı anlaşılıyor. Sürecin nasıl ilerleyeceği ise uluslararası kamuoyunun yakın takibinde olacak.