ABD'nin Gazze için önerdiği yeniden yapılandırma planı, Amerikan düşünce kuruluşları tarafından ağır eleştirilere maruz kalıyor. Washington'un 'güvenlik mimarisi' olarak sunduğu model, uzmanlar tarafından 'coğrafi mühendislik' ve 'siyasal parçalama projesi' olarak değerlendiriliyor.
ABD'li Kuruluşlardan Planın Detaylarına İlişkin Çarpıcı Tespitler
RAND Corporation'ın yayınladığı analizler, ABD'nin önerdiği ikiye bölünme stratejisinin Filistinli nüfusu kontrol altına almayı kolaylaştıracağını ortaya koyuyor. Kuruluşun bölgesel güvenlik uzmanları, "İki bölge konsepti, Gazze'nin yavaş ve kontrollü bir şekilde yeniden şekillendirilmesidir" değerlendirmesini yapıyor.
Analizlere göre, yeşil bölge uluslararası meşruiyet üzerinden yeniden inşaya açılırken, kırmızı bölge uzun vadeli yıkım bölgesi olarak bırakılacak. Bu durum, bölgedeki demografik yapının kalıcı olarak değiştirilmesi anlamına geliyor.
Washington Institute'un Sert Çıkışı: Barış Planı Değil
Washington Institute ise daha net ifadelerle planı eleştiriyor. Kuruluş, "Bu bir barış planı değil. Bu, Filistin'in demografisini yönlendirmek için tasarlanmış yeni nesil bir güvenlik koridoru modelidir" açıklamasını yapıyor.
Amerikan düşünce kuruluşlarının büyük bölümü, ABD'nin bu planla İsrail'in çıkarlarını öncelediğini ve Filistin'in siyasi birliğini zayıflattığını savunuyor. Uzmanlar, planın sahada uygulanabilirliğinin yanı sıra uzun vadeli siyasi sonuçlarının da endişe verici olduğunu belirtiyor.
İngiltere'den Tepki: Yeni Sykes-Picot Haritası
İngiltere'de hem medya hem akademi hem de düşünce kuruluşları ABD'nin planına daha eleştirel yaklaşıyor. The Guardian, planı "21. yüzyılın Sykes-Picot Haritası" olarak tanımladı ve bunun sadece Gazze'yi değil, Filistin meselesinin tamamını etkileyecek uzun vadeli bir bölgesel değişim projesi olduğunu yazdı.
Middle East Eye ise daha sert bir ifadeyle planın "Gazze'nin geleceğini, Filistin halkının iradesi dışında şekillendiren bir bölme projesi" olduğu yorumunu yaptı.
Londra merkezli Chatham House'un yayımladığı kapsamlı analizde ise şu değerlendirme yer aldı: "ABD'nin ikiye bölünme stratejisi, bölgeyi yeniden inşa etmekten çok İsrail'in güvenlik çıkarlarını tahkim etmeye yöneliktir. Gazze'nin doğusu uluslararası gözetimde bir tampon bölgeye dönüştürülüyor, batısı ise bir yıkım coğrafyasına sıkıştırılıyor."
ABD ve İngiltere Arasındaki Temel Farklılıklar
İki müttefik ülke arasındaki görüş farkı dikkat çekici boyutlara ulaşıyor. ABD, planı bir "güvenlik mimarisi" olarak takdim ederken; İngiltere'deki uzmanlar bunun bir "siyasal parçalama projesi" olduğunu vurguluyor.
Washington güvenlik merkezli düşünürken; Londra ise siyasi meşruiyet ve Filistin'in gelecekteki devletleşme süreci üzerinden bakıyor. Amerikan diplomatlarının sıkça kullandığı "kontrollü yeniden inşa" kavramı, İngilizlere göre bölgenin uzun vadeli bir kontrol alanına dönüştürülmesini ifade ediyor.
Birleşik Krallık Parlamentosu'ndaki Ortadoğu Çalışma Grubu ise konuyu "siyasi çözümü imkânsızlaştıran, geçici değil kalıcı bir ayrışma" olarak tanımladı. İngiltere'deki akademik çevrelerde planın adı açık bir dille şöyle konuluyor: "Gazze'nin ikiye bölünmesi, İsrail'in kontrolünü genişletmenin diplomatik ambalaja sarılmış hâlidir."
Sonuç olarak, ABD'nin Gazze'yi ikiye ayırmayı öngören stratejisi, sadece coğrafi bir bölünme değil; aynı zamanda Filistin'in siyasi geleceğini yeniden belirlemeyi amaçlayan kapsamlı bir tasarım olarak görülüyor. Amerikan Dışişleri Bakanlığı planı diplomatik bir dille "güvenlik iyileştirmesi" olarak tanıtırken; İngiltere bu planı, işgalin yeni bir kurumsallaşma biçimi olarak değerlendiriyor.