Avustralya Hükümeti, Çin'in Tayvan çevresinde yoğunlaştırdığı askeri faaliyetler nedeniyle Pekin yönetimine resmi bir uyarı iletti. Canberra yönetimi, 29 Aralık'tan bu yana devam eden tatbikatları 'son derece endişe verici' olarak nitelendirdi ve bölgesel istikrarı bozma riski taşıdığını vurguladı.
Statüko Vurgusu ve Diplomatik Uyarı
Avustralya Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, Tayvan Boğazı'ndaki mevcut durumun tek taraflı adımlarla değiştirilmesine karşı oldukları bir kez daha yinelendi. Açıklamada, bu konudaki kaygıların Pekin'e açık bir şekilde iletildiği belirtildi.
Canberra yönetimi, kaza, yanlış hesaplama veya gerginliği tırmandırma riskini artıran her türlü eyleme karşı diyalog çağrısında bulundu. Bu adım, bölgede artan askeri hareketliliğin uluslararası toplumda yarattığı tedirginliğin somut bir göstergesi oldu.
Çin'in Tatbikatları ve Tetikleyen Nedenler
Çin, 29 Aralık'ta "Adalet Görevi 2025" adını verdiği askeri tatbikatı başlattığını duyurdu. Tatbikat, Tayvan Boğazı'nın kuzey, güneybatı, güneydoğu ve doğu bölgelerini kapsıyordu. Bu gelişme üzerine Tayvan da kendi bölgesindeki askeri hareketliliğe karşılık olarak "Acil Yanıt Tatbikatı" başlattı.
Çin'in bu askeri hamlesinin arka planında, ABD'nin 17 Aralık'ta Tayvan'a yaklaşık 11 milyar dolarlık silah satışını onaylaması yatıyor. ABD Kongresi'nin onayıyla yürürlüğe girecek olan bu anlaşma, bugüne kadar Tayvan'a yapılan en büyük ölçekli silah satışı olarak kayıtlara geçti.
Gerilimin Tarihsel Kökenleri ve Gelecek Endişeleri
Çin Halk Cumhuriyeti, 1949'dan beri fiili bağımsızlığa sahip olan Tayvan'ı kendi topraklarının ayrılmaz bir parçası olarak görüyor. İki taraf arasındaki ayrılık onlarca yıldır devam ediyor. Son yıllarda Pekin yönetimi, Ada üzerindeki askeri ve diplomatik baskıyı artırarak, gerekirse güç kullanımını da içeren bir şekilde yeniden birleşme hedefini sıklıkla vurguluyor.
Avustralya'nın bu uyarısı, bölgedeki gerilimin sadece yerel aktörlerle sınırlı kalmadığını, Asya-Pasifik'teki dengeleri gözeten diğer ülkeleri de harekete geçirdiğini gösterdi. Uluslararası gözlemciler, Tayvan Boğazı'ndaki herhangi bir yanlış adımın veya çatışmanın küresel etkileri olabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
