Dışişleri Bakanlığı, son günlerde gündemden düşmeyen Haremi İbrahim Camii konusunda beklenen açıklamayı nihayet yaptı. Sanki bir gerilim filminden fırlamışçasına, her kelimesi dikkatle tartılıyor.
"Bölgedeki hassasiyetin farkındayız" diye başlayan açıklama, adeta buz kesen bir havada sıcak çay etkisi yarattı. Kimilerine göre yetersiz, kimilerine göreyse dengeli bir üslup tutturulmuştu.
Peki ne demişlerdi?
Bakanlık, camiye yönelik her türlü saldırının kabul edilemez olduğunu vurgularken, uluslararası topluma da sessiz kalmamaları çağrısında bulundu. Tabii bu arada, "Biz zaten uyarmıştık" havası da eksik değildi.
Ortadoğu'nun bu kızgın kumlarında, her adımın nasıl da önemli olduğunu bir kez daha anlıyoruz. Dışişleri'nin açıklaması, bir yandan bölgedeki gerilimi dindirmeye çalışırken, diğer yandan da Türkiye'nin duruşunu net bir şekilde ortaya koydu.
Tepkiler ne durumda?
Sosyal medyada ise durum tam bir karmaşa. Kimi "Daha sert olmalıydı" diye haykırırken, kimi de "Diplomasi işte böyle yürütülür" diyerek destek veriyor. Tabii bir de, "Şimdi ne olacak?" diye merakla bekleyenler var.
Uluslararası arenada ise durum daha da ilginç. Bazı ülkeler Türkiye'nin açıklamasını desteklerken, diğerleri sessizliğini korumayı tercih ediyor. Sanki bir satranç tahtasında, hamle sırasını bekleyen oyuncular gibiler.
Bu arada, cami cemaati ise endişeli. Duaların kesilmemesi için herkes elinden geleni yapıyor, ama havadaki gerginlik her geçen gün biraz daha artıyor.
