Dünya sahnesinde her şeyin bir anda değişebileceğini gösteren oyunlar sergilenirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İspanyol okurlara seslendi. El País gazetesindeki köşesinde, adeta bir satranç ustasının hamlelerini andıran stratejik analizler paylaştı.
Filistin Meselesi: Kanayan Yara
"Batı'nın gözleri önünde işlenen bu insanlık suçlarına sessiz kalmak, tarihin kara lekesi olacak" diyen Erdoğan, Filistin'de yaşananları 'modern çağın en büyük trajedilerinden biri' olarak nitelendirdi. Sanki dünya bu acıya alıştırılmak isteniyor gibi - oysa rakamlar dehşet verici: 40 bini aşkın masum hayatını kaybetti.
Çifte Standartların Perde Arkası
Uluslararası toplumun tepkisizliği, Erdoğan'ın kaleminde şöyle hayat buluyor: "Aynı coğrafyada farklı renklerdeki gözyaşlarına farklı değer biçen bir zihniyetle karşı karşıyayız." Gerçekten de, bazı hayatlar diğerlerinden daha mı değersiz?
Dünya Bankası verileri, BM kararları, insani yardım raporları... Hepsi bir kenara atılmış durumda. Erdoğan'ın da vurguladığı gibi, "Bu sessizlik, gelecek nesillerin vicdanında yankılanacak."
Yeni Dünya Düzeni: Kaos mu, Adalet mi?
Çok kutuplu dünya tartışmaları giderek alevlenirken, Türkiye'nin bu tablodaki rolü merak konusu. Erdoğan'ın makalesi, adeta bir yol haritası niteliğinde:
- Küresel yönetişimde reform
- Ekonomik adaletsizliklerin giderilmesi
- Kültürel diyaloğun güçlendirilmesi
"Bugün Gazze'de olanlar, yarın başka coğrafyalarda tekrarlanabilir" uyarısıyla biten makale, uluslararası diplomasi çevrelerinde yankı uyandırdı. Belki de dünya, bu sese kulak vermek için fazla meşgul - ama tarih, her zaman doğru söyler.
