Ankara'da siyasetin nabzı bugün bir kez daha hızlı atıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, adeta bir fırtına öncesi sessizliği andıran o meşhur kabine toplantısı için kolları sıvadı. Sanki havada bir şeyler olacağını hissediyorsunuz, değil mi?
Biliyorsunuz, bu toplantılar her zaman rutin işlerden ibaret değil. Bugünkü gündem öyle sıradan maddelerle dolu değil - uluslararası arenada yaşananlar, masaya yatırılacak konuların ne denli kritik olduğunu gözler önüne seriyor.
Gazze'deki İnsani Dram Masaya Yatırılıyor
Gazze... O küçücük toprak parçasında yaşanan insanlık dramı, Türkiye'nin gündeminden hiç düşmüyor. Toplantıda en çok konuşulacak konulardan biri de bu olacak gibi görünüyor. İsrail'in son hamleleri ve bölgede yaşanan insani kriz, Türkiye'nin diplomasi trafiğini bir hayli yoğunlaştırmış durumda.
Düşünsenize, oradaki insanların yaşadıklarını... Ve Türkiye'nin bu konudaki duruşunu. Gerçekten takdir edilesi.
BM Reformu: Dünya Düzeni Yeniden Şekilleniyor Mu?
Bir diğer önemli madde ise Birleşmiş Milletler reformu. Türkiye'nin bu konudaki ısrarı ve çabaları malumunuz. Adeta dünya sahnesinde yeni bir denklem kuruluyor ve Türkiye bu denklemin merkezinde yer almak istiyor.
Reform talepleri sadece lafta kalmıyor - somut adımlar atılıyor, ittifaklar kuruluyor, diplomatik hamleler yapılıyor. Bütün bu süreç, Türkiye'nin küresel politikadaki ağırlığını her geçen gün daha fazla hissettirdiğinin bir göstergesi sanki.
Kabine üyelerinin bugünkü toplantıda neler konuşacağını merak etmemek elde değil. Dışişleri Bakanlığı'nın son dönemdeki diplomatik trafiği, bu konunun ne kadar ciddiye alındığını açıkça ortaya koyuyor.
Sonuçta, dünya değişiyor - ve Türkiye bu değişimin sadece bir parçası değil, aynı zamanda önemli bir aktörü haline geliyor. Bugünkü toplantıda alınacak kararlar, önümüzdeki dönemin dış politika çizgisini belirleyecek gibi görünüyor.
Gelişmeleri yakından takip etmekte fayda var. Çünkü dünya sahnesinde roller yeniden dağıtılırken, Türkiye'nin pozisyonu her zamankinden daha kritik önem taşıyor.
