Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ukrayna-Rusya savaşının sonlandırılmasına yönelik küresel çabalar kapsamında önemli bir uluslararası toplantıya katıldı.
Küresel Liderler Ukrayna Barışı İçin Buluştu
25 Kasım 2025 tarihinde düzenlenen Gönüllüler Koalisyonu Liderler Zirvesi'nin çevrimiçi toplantısında, 35 ülkenin temsilcileri Ukrayna'daki savaş durumunu ve barış arayışlarını ele aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katıldığı bu önemli buluşmada, savaşın sona erdirilmesi için atılan adımlar masaya yatırıldı.
İletişim Başkanı Burhanettin Duran tarafından yapılan açıklamada, toplantının içeriği ve Türkiye'nin pozisyonu netleştirildi. Duran, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın toplantıda Türkiye'nin adil ve kalıcı bir barışın sağlanması için üzerine düşen rolü oynamaya devam edeceğini vurguladığını belirtti.
Türkiye'nin Barış İçin Somut Önerileri
Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirvede yaptığı konuşmada Türkiye'nin barış sürecine yönelik somut adımlarını paylaştı. Taraflar arasındaki doğrudan müzakerelerin İstanbul'da yapılabileceğini ifade eden Erdoğan, Türkiye'nin bu konuda hem Ukrayna hem de Rusya ile temas halinde olduğunu açıkladı.
Toplantıda dikkat çeken bir diğer önemli nokta ise enerji ve liman altyapılarını kapsayan bir ateşkes düzenlemesi oldu. Türkiye, bu tür bir düzenlemenin taraflar arasında kapsamlı bir barış anlaşmasının müzakeresi için uygun koşulları sağlayabileceği görüşünü dile getirdi.
Diplomatik Çabalar ve İstanbul'un Rolü
Erdoğan'ın açıklamaları, Türkiye'nin bölgesel ve küresel barış çabalarındaki aktif ve yapıcı rolünü bir kez daha gözler önüne serdi. Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin tarafların doğrudan temaslarını kolaylaştıracak diplomatik gayretlerine devam edeceğinin altını çizdi.
Zirvede, katılımcı ülke temsilcileri kalıcı barış için yapılması gerekenler konusunda görüş alışverişinde bulundu. Türkiye'nin sunduğu öneriler ve arabuluculuk potansiyeli, uluslararası toplumun Ukrayna krizine çözüm arayışında önemli bir alternatif olarak değerlendirildi.
Bu gelişmeler, Türkiye'nin uluslararası diplomasideki etkin konumunu pekiştirirken, İstanbul'un bir barış müzakereleri merkezi olma potansiyelini de bir kez daha ortaya koydu.
