
Dünya siyasetinin kilit isimleri yine aynı masada. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eski ABD Başkanı Donald Trump'la gerçekleştirdiği görüşme adeta diplomasi dünyasında küçük bir deprem etkisi yarattı. Kimileri bu buluşmayı 'tarihi' olarak nitelendirirken, kimileri de geleceğe dönük önemli sinyallerin verildiği kanaatinde.
Ve işin ilginç yanı... Görüşme öncesi ve sonrasında adeta bir satranç oyunu gibiydi her şey. Tel Aviv'den Moskova'ya, Londra'dan Atina'ya kadar pek çok başkentte bu önemli diplomasi trafiği merakla takip edildi. Hatta diyebilirim ki, uluslararası medyanın gözü bu ikilinin üzerindeydi.
Dış Politika Ekseni Yeniden Şekilleniyor mu?
Aslında olan biten sadece basit bir nezaket ziyareti değil. Bana kalırsa bu görüşme, önümüzdeki dönemde küresel dengelerin nasıl şekilleneceğine dair önemli ipuçları barındırıyor. Özellikle Trump'ın yeniden başkanlık yarışında olması, bu buluşmanın önemini katbekat artırıyor.
Peki ne konuştular? Gündemde neler vardı? Doğrusu tam detayları bilemiyoruz elbette ama şunu söyleyebilirim: Ortadoğu'dan Ukrayna krizine, ekonomik iş birliğinden güvenlik meselelerine kadar uzanan geniş bir yelpazede görüş alışverişinde bulundukları aşikar.
Analistler Ne Diyor?
Uluslararası ilişkiler uzmanları ise bu görüşmeyi farklı yorumluyor. Kimi analistlere göre Trump'ın 'Amerika First' politikası ile Erdoğan'ın bölgesel güç vizyonu aslında beklenmedik şekilde örtüşebilir. Tabii bu sadece bir ihtimal.
Diğer yandan, Avrupa başkentlerinden gelen tepkiler de oldukça manidar. Özellikle Brüksel ve Berlin'den sessiz ama dikkatli bir izleme durumu söz konusu. Sanki herkes bu yeni dinamiklerin nereye evrileceğini anlamaya çalışıyor.
Şahsi kanaatim? Bu tür üst düzey görüşmeler her zaman için yeni kapılar aralayabilir. Nihayetinde diplomasi, beklenmedik anlarda sürpriz sonuçlar doğurabilen bir sanat.
Sonuç olarak, Erdoğan-Trump buluşması sadece bugünü değil, yarını da şekillendirebilecek potansiyele sahip. Önümüzdeki günlerde bu görüşmenin yankılarını daha net duyacağımız kesin.