
Telefonun çalmasıyla başlayan o diyalog, aslında uluslararası arenada yankılanacak önemli bir kapının aralandığının habercisiydi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ukrayna lideri Volodymyr Zelenskiy'le önemli bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşme, sadece iki ülke arasındaki diplomatik ritüelin bir parçası değil, aynı zamanda bölgesel dengeleri etkileyecek derinlikte konuları da kapsıyordu.
İki lider, ilk olarak Karadeniz'deki güvenlik durumunu ele aldı. Erdoğan, Türkiye'nin bölgedeki denge politikasını bir kez daha vurgulayarak, "Karadeniz'in bir işbirliği denizi olması için çaba göstermeye devam edeceğiz" mesajını verdi. Bu cümle, aslında Ankara'nın nasıl bir ince diplomasi yürüttüğünün de altını çiziyordu.
Tahıl Koridoru: Yeniden Açılır mı?
Zelenskiy'in özellikle altını çizdiği konulardan biri de tahıl koridoru oldu. Ukrayna'nın tahıl ihracatının önündeki engellerin kalkması, hem Kiev hem de dünya gıda pazarı için hayati önem taşıyor. Erdoğan, bu noktada Türkiye'nin üstlendiği rolü bir kez daha hatırlattı. "Tahıl koridoru anlaşmasının yeniden hayata geçirilmesi için çalışmaya hazırız" ifadesi, belki de görüşmenin en somut çıktılarından biri olarak kayıtlara geçti.
Görüşmede, barış sürecine dair adımlar da konuşuldu. Erdoğan, Türkiye'nin tarafsız ve adil bir arabulucu olarak kalacağını bir kez daha dile getirdi. "Savaşın değil, barışın dilinden yanayız" vurgusu, Ankara'nın bu krizdeki tutumunu özetler nitelikteydi.
İnsani Yardım ve Adalar Meselesi
Ukrayna'ya yönelik insani yardımların sürdürüleceği mesajı da görüşmede yer buldu. Türkiye, savaşın başından beri bölgeye yönelik insani desteğini kesintisiz sürdürüyor. Ayrıca, Zelenskiy'in gündeme getirdiği adalar meselesi de görüşmede kendine yer buldu. Erdoğan, bu konuda da dengeli ve çözüm odaklı bir dil kullanmayı tercih etti.
Sonuç olarak; bu telefon görüşmesi, iki ülke arasındaki diplomatik diyaloğun ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gösterdi. Türkiye, hem Rusya hem de Ukrayna ile diyalog kanallarını açık tutarak, bölgesel bir kriz yöneticisi rolünü oynamaya devam ediyor. Zelenskiy'in daveti ve Erdoğan'ın olumlu yanıtı, önümüzdeki dönemdeki yüz yüze görüşmelerin de habercisi olarak yorumlanıyor.