Telefon çaldığında, iki ülke arasındaki diplomatik trafiğin yoğun olduğu bir gündü. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Yunanistan'ın dışişleri bakanı Yorgo Yerapetritis ile önemli bir telefon görüşmesi yaptı. Bu görüşme, iki komşu ülke arasındaki ilişkilerin seyri açısından oldukça dikkat çekiciydi.
Görüşmede neler mi konuşuldu? Aslında beklenen konuların tamamı masaya yatırıldı diyebiliriz. İki bakan, Türkiye ile Yunanistan arasındaki güncel meseleleri enine boyuna ele aldılar. Bölgedeki son gelişmeler, her iki tarafın da gündemindeydi. Şu sıralar uluslararası diplomasinin yoğun tempolu gündeminde, bu tür ikili görüşmelerin önemi gerçekten tartışılmaz.
Diplomasinin İncelikli Dili
Diplomatik görüşmelerde her kelimenin ayrı bir anlamı vardır, biliyorsunuz. Bu görüşmede de iki taraf, mevcut sorunları ele alırken diyaloğun sürdürülmesi gerektiği konusunda mutabakata vardı. Aslında bu 'diyalog' vurgusu, uluslararası ilişkilerdeki en klişe ifadelerden biri olsa da, bazen klişeler bile gerekli olabiliyor.
Görüşmenin teknik detaylarına inecek olursak - ki bu detaylar genellikle basın açıklamalarında pek yer bulmaz - iki bakanın samimi bir üslup kullandığını söyleyebiliriz. Tabii 'samimi' kelimesi diplomaside göreceli bir kavram. Bazen en resmi görünen cümleler bile aslında çok şey anlatır.
Peki Ya Sonra?
Bu görüşme sonrasında ne olacak? Aslında bu sorunun cevabını zaman gösterecek. Fakat şunu söyleyebilirim ki, iki komşu ülke arasındaki iletişim kanallarının açık kalması herkesin yararına. Bölgedeki istikrar için diyalog şart.
Son dönemde yaşanan gelişmeleri düşününce, bu tür temasların önemi daha da artıyor. Diplomasi, bazen en zorlu konuların bile konuşularak çözülebileceğini gösteren bir sanat. Ve bugünkü görüşme de bu sanatın bir parçasıydı.
