Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Almanya ziyareti kapsamında önemli temaslarda bulundu. Alman mevkidaşı Johann Wadephul ile bir araya gelen Bakan Fidan, düzenlenen ortak basın toplantısında Türkiye-Almanya ilişkileri, Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyelik süreci ve dünyadaki sıcak gelişmelere dair önemli açıklamalar yaptı.
Türkiye-Almanya İlişkileri ve AB Sürecindeki Tıkanıklık
Bakan Fidan, iki ülke arasındaki bağların eşsiz olduğunu vurgulayarak, "Türkiye ve Almanya arasında özel bağlar var. Başka hiçbir ülke ile toplumsal açıdan bu kadar yakın ilişkilerimiz bulunmamaktadır" ifadelerini kullandı.
AB üyeliği konusuna da değinen Fidan, Türkiye'nin kriter bazlı değerlendirmede bir sorunu olmadığını ancak asıl problemin sürecin ilerlememesi ve fasılların açılmaması olduğunu belirtti. Bakan Fidan, "AB'nin fasılları tekrar açması, Türkiye ile aday ülke ilişkisini olabilecek en normal zeminde ilerletmesi beklentimiz bakidir" diyerek bir an önce somut adımlar atılması çağrısında bulundu.
Gazze ve Ukrayna'daki Gelişmeler Masaya Yatırıldı
Toplantının odak noktalarından biri, Gazze'deki insani kriz oldu. Bakan Fidan, bölgedeki duruma dikkat çekerek, "Gazze'deki barış planının bir an önce hayata geçmesi önemli. Tekrar yıkıma, soykırıma dönülmemesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
Yaşanan yıkım ve katliamın boyutuna işaret eden Fidan, insani yardımların derhal bölgeye ulaştırılması gerektiğini, aksi takdirde şiddet sarmalına dönme riski bulunduğunu ifade etti.
Ukrayna-Rusya savaşının da ele alındığı görüşmede, Bakan Fidan, Ukrayna Savaşı'nın ardından Avrupa güvenliği ile ilgili AB içinde yeni arayışların ortaya çıktığını kaydetti. Bu yeni tartışmalarda Türkiye'nin de yer almak istediğini belirten Fidan, "Bu tartışmalar AB üyelerinin kendi arasındaki tartışmalar. Ama Avrupa güvenliği de hepimizi ilgilendiriyor" dedi. Fidan, güvenlik çalışmalarında NATO zemininin kullanılmasının Türkiye için temel hareket tarzı olduğunu da sözlerine ekledi.
Sonuç ve Beklentiler
Bakan Hakan Fidan'ın Almanya ziyareti, Türkiye'nin dış politikadaki önceliklerini bir kez daha gözler önüne serdi. AB üyelik sürecindeki tıkanıklığın aşılması, Gazze'de kalıcı bir barışın tesisi ve Avrupa güvenlik mimarisindeki dönüşümde Türkiye'nin söz sahibi olması, öne çıkan başlıklar oldu. İki müttefik ülke arasındaki bu üst düzey görüşme, uluslararası sorunlara ortak çözüm arayışının devam edeceğinin de bir işareti olarak yorumlandı.
