İstanbul'un tarihi dokusunda, adeta zamanın durduğu bir salonda dünyanın dört bir yanından gelen diplomatlar nefeslerini tutmuş bekliyordu. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın her kelimesi, Ortadoğu'nun kaderini şekillendirecek türden açıklamalarla doluydu.
Gazze'de yaşanan insanlık dramına dair konuşurken Fidan'ın sesindeki o titreme, gerçekten samimi bir endişeyi yansıtıyordu sanki. "Artık bu kan dursun" derken, aslında tüm bölgenin sessiz çığlığını dile getiriyordu.
Küresel Diplomasinin Yeni Merkezi: İstanbul
Şehrin iki kıtayı birleştiren ruhu, bu zirveye de damgasını vurmuştu doğrusu. Fidan'ın altını çizdiği gibi, İstanbul sadece bir buluşma noktası değil, adeta dünya barışı için yeni bir umut ışığı oldu.
Katılımcı ülkelerin temsilcileriyle yapılan görüşmeler... Biraz da gizemli bir havada geçti desek yalan olmaz. Kimi zaman sertleşen tartışmalar, kimi zaman uzlaşma noktaları - insan diplomasinin ne kadar ince bir sanat olduğunu bir kez daha anlıyor.
Somut Adımlar ve Yol Haritası
Fidan'ın açıklamalarında en çarpıcı olan şey, artık sözden öteye geçme zamanının geldiği vurgusuydu. "Yeterince konuştuk, şimdi harekete geçmeliyiz" sözleri, salonda adeta elektrik etkisi yarattı.
- İnsani yardım koridorlarının genişletilmesi
- Kalıcı ateşkes için yapıcı diyalog
- Bölgede sürdürülebilir barışın tesisi
- Uluslararası toplumun ortak sorumluluğu
Türkiye'nin bu süreçteki rolüne gelince... Fidan oldukça net konuştu. "Biz sadece arabulucu değil, bölgenin gerçek bir parçasıyız" mesajı, Türk dış politikasının yeni dönemdeki etkin pozisyonunu da gözler önüne serdi.
Dünya Bu Zirveyi Konuşacak
Zirveden çıkan sonuçların sadece bugünü değil, yarınları da şekillendireceği kesin. Fidan'ın o kararlı duruşu, Türkiye'nin bölgesel ve küresel politikadaki ağırlığını bir kez daha hatırlattı.
Peki ya bundan sonrası? Görünen o ki diplomasi masasında verilen bu mücadele, sahada da kendini gösterecek. İstanbul'da atılan imzalar, Gazze'deki insanlar için yeni bir umut olacak mı? Bunu zaman gösterecek elbet.
Fakat şunu söylemeden edemeyeceğim: Fidan'ın o tok sesi ve net ifadeleri, Türkiye'nin bu karmaşık coğrafyada nasıl bir denge unsuru olduğunu bir kez daha kanıtladı. Gerçekten etkileyiciydi doğrusu.
