Latin Amerika'nın iki önemli aktörü Küba ve Bolivya, Venezuela'daki siyasi krizde tarafını belli etti. Devlet Başkanı Nicolás Maduro'ya tam destek veren iki ülke, adeta uluslararası arenada bir dayanışma örneği sergiledi.
Küba Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Venezuela'nın iç işlerine müdahale kabul edilemez" denildi. Bolivya ise benzer bir dil kullanarak, "Venezuela halkının kendi kaderini tayin hakkına saygı gösterilmelidir" ifadelerine yer verdi.
Seçimler Öncesi Kritik Destek
28 Temmuz'da yapılacak başkanlık seçimleri öncesinde gelen bu destek, Maduro için oldukça önemli. Özellikle ABD ve bazı Avrupa ülkelerinin muhalefet adayı Edmundo Gonzalez'ı desteklemesi, bölgedeki gerilimi artırmıştı.
Küba ve Bolivya'nın bu hamlesi, Latin Amerika'da ABD etkisine karşı bir denge politikası olarak yorumlanıyor. Uzmanlara göre, bu iki ülkenin Venezuela'ya verdiği destek sadece diplomatik değil, aynı zamanda ideolojik bir mesaj taşıyor.
Uluslararası Topluma Çağrı
Her iki ülkenin açıklamalarında ortak nokta, Venezuela'nın egemenlik haklarına vurgu yapılmasıydı. Bolivya Dışişleri Bakanlığı'nın tweet'inde, "Barışçıl ve demokratik bir seçim süreci için uluslararası toplum tarafsız kalmalıdır" ifadesi dikkat çekti.
Küba ise daha sert bir dil kullanarak, "Emperyalist müdahaleler bölgemizin istikrarını tehdit ediyor" uyarısında bulundu. Havana yönetimi, Venezuela'daki seçim sürecinin "şeffaf ve adil" olacağına dair güvenini de dile getirdi.
Bu gelişmeler, Latin Amerika'nın batı yarıküredeki siyasi dengelerini yeniden şekillendirecek gibi görünüyor. Maduro'nun bölgesel destekçileri, adeta ABD'nin bölgedeki nüfuzuna meydan okuyor.
