Moldova, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığını Devraldı
Moldova Avrupa Konseyi Başkanlığını Devraldı

Moldova, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığını resmen devralarak önemli bir diplomatik göreve imza attı. Fransa'nın Strazburg kentinde gerçekleştirilen devir teslim töreni, 46 üye ülkenin temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşti.

Strazburg'da Tarihi Devir Teslim

Fransa'nın Strazburg kentinde düzenlenen resmi törenle Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığı, 6 aylığına Moldova'ya devredildi. Toplantıya konseye üye 46 ülkenin temsilcileri katıldı ve başkanlık görevi Malta'dan Moldova'ya geçti.

Malta adına konuşan Dışişleri Bakanlığı Daimi Sekreteri Christopher Cutajar, ülkesinin başkanlık döneminde yürüttükleri çalışmaları detaylı bir şekilde anlattı. Cutajar, dönemleri boyunca elde ettikleri başarıları ve tamamlanan projeleri katılımcılarla paylaştı.

Moldova'nın Başkanlık Öncelikleri Belirlendi

Yeni dönemde görevi devralan Moldova Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Mihai Popşoi, ülkesinin başkanlık sürecindeki önceliklerini açıkladı. Popşoi, Moldova'nın Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığı döneminde Ukrayna'ya yardım ve dezenformasyonla mücadeleye ağırlık vereceklerini vurguladı.

Moldovalı bakan, bu iki konunun bölgesel istikrar ve güvenlik açısından hayati önem taşıdığının altını çizdi. Özellikle dezenformasyonla mücadele konusunda Avrupa Konseyi çatısı altında koordineli çalışmalar yürütmeyi planladıklarını ifade etti.

Avrupa Konseyi'nde Yeni Dönem

Moldova'nın bu görevi devralması, ülkenin uluslararası arenadaki etkin rolünü bir kez daha gözler önüne serdi. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığı, Moldova için hem prestij hem de sorumluluk getiren bir pozisyon oldu.

Önümüzdeki 6 aylık dönemde Moldova'nın, başta Ukrayna krizi olmak üzere bölgesel sorunlara çözüm arayışlarında öncü rol oynaması bekleniyor. Aynı zamanda dezenformasyonla mücadele kapsamında yeni stratejiler geliştirilmesi de gündemde yer alıyor.

Bu gelişme, Moldova'nın Avrupa entegrasyonu sürecinde de önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Ülkenin Avrupa kurumlarındaki varlığını güçlendirmesi, uluslararası diplomasideki konumuna da katkı sağlayacak.