Şok İddia: Netanyahu'dan Katar Başbakanı'na Doha Saldırısı İçin Özür!
Netanyahu'dan Katar'a Şok Özür!

İsrail medyası bugün bomba gibi bir haberi manşetlerine taşıdı. Öyle ki, bu iddia Orta Doğu'nun zaten gergin olan siyasi havuzuna adeta bir taş atışı etkisi yarattı.

Haberlere göre İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman es-Sani ile yaptığı telefon görüşmesinde, Doha'daki Hamas ofisine yönelik saldırı nedeniyle resmen özür dilemiş. Bu, beklenmedik bir diplomatik hamleydi - tıpkı çölde yağmur bulutları görmek gibi.

Krizin Eşiğinden Dönüş

Olayın detaylarına bakıldığında durum daha da ilginçleşiyor. İsrail'in Doha'daki Hamas ofisine yönelik operasyonu, iki ülke arasında ciddi bir diplomatik gerilimin fitilini ateşlemişti. Katar tarafından gelen sert tepkiler, ilişkileri kopma noktasına getirmişti ki...

Netanyahu'nun bu beklenmedik özrü, tam da kriz tırmanırken devreye girmiş. İsrail kaynakları, Başbakan'ın "istenmeyen bu durumdan" duyduğu rahatsızlığı ilettiğini ve ilişkilerin zarar görmesini istemediğini vurguladığını belirtiyor.

Peki Neden Şimdi?

Bu özür dilemenin zamanlaması gerçekten merak uyandırıcı. Bazı analistlere göre İsrail, bölgedeki diplomatik izolasyondan kurtulmak için Katar gibi önemli bir aktörle köprüleri tamamen atmak istemiyor. Diğer yandan, Katar'ın Hamas üzerindeki etkisi de bu denklemin kritik bir parçası.

Düşünsenize - Orta Doğu'nun bu en sert liderlerinden birinin özür dilemesi, normal şartlarda neredeyse imkansız görülürdü. Ama görünen o ki realpolitik bazen en gururlu aktörleri bile yumuşatabiliyor.

İsrail basınındaki yorumlar ise oldukça karışık. Kimi köşe yazarları bu hamleyi "geç kalınmış ama doğru bir adım" olarak nitelerken, muhalif sesler Netanyahu'yu "zayıflık göstermekle" suçluyor. Aslında bu tepkiler, İsrail iç siyasetindeki derin kırılmaları da gözler önüne seriyor.

Bölgesel Dengeler Değişir mi?

Bu gelişmenin bölge diplomasi haritasını nasıl etkileyeceği ise şu an için muamma. Katar, son yıllarda Orta Doğu'da arabulucu rolüyle öne çıkarken, İsrail'le ilişkileri hep inişli çıkışlı bir seyir izlemişti.

Uzmanlara göre asıl mesele, bu özrün arkasında yatan gerçek nedenler. Acaba İsrail, Katar'ın Gazze'ye yardım konusundaki rolünü mü korumak istiyor? Yoksa daha büyük bir diplomatik stratejinin parçası mı bu?

Şu kadarını söyleyebilirim ki, Orta Doğu'nun bu labirentinde her hamle bir sonrakini zorunlu kılıyor. Netanyahu'nun bu adımı, belki de çok daha büyük bir satranç oyununda sadece bir piyonun hareketiydi. Kim bilir?

Bir kesinlik var ki o da şu: Diplomasi sahnesinde özür dilemek, bazen en güçlü silahtır. İsrail'in bu silahı neden ve nasıl kullandığını ise önümüzdeki günler gösterecek.