İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun 1915 olaylarına dair yaptığı son açıklama, Türkiye'de adeta bir fırtına koparttı. Dışişleri Bakanlığı'ndan gelen cevap ise oldukça sert ve net: "Kabul edilemez."
Olay şu: Netanyahu, Ermeni tehcirini soykırım olarak nitelendiren bir açıklama yapmış. Peki ama neden şimdi? Türkiye'ye göre, tamamen iç siyaset malzemesi yapmak için. Dışişleri Bakanlığı'nın ifadesiyle, "tarihin trajik olaylarını günümüz siyasi çıkarları için kullanmaya yönelik şeffaf bir girişim."
Tepki Çok Sert Oldu
Ankara'dan gelen açıklama öyle üstü kapalı falan değil. Dosdoğru, gözünün içine sokarcasına: "Bu tür açıklamalar, özellikle de tarihi meselelerde, tamamen siyasi saiklerle yapılıyor. Amacı, gerçek bir tarihsel anlayış değil, günlük siyasi kazanç peşinde koşmak."
Dışişleri yetkilileri, bu açıklamanın İsrail'in iç politik hesaplarının bir ürünü olduğunu düşünüyor. Yani, Netanyahu'nun kendi iç siyasetindeki sıkışıklığı aşmak için attığı bir kurnazlık. Ama Ankara, bu oyuna gelmeyecek kadar tecrübeli.
Tarih Siyasete Alet Ediliyor
Türkiye'nin pozisyonu her zamanki gibi açık: Tarihi olaylar, günümüzün siyasi çekişmelerine alet edilmemeli. Dışişleri Bakanlığı'nın vurguladığı gibi, "Tarih, siyasi manipülasyon için bir araç olarak kullanıldığında, hem geçmişin anlaşılmasına hem de gelecekteki ilişkilere zarar verir."
Bu aslında sadece Türkiye'nin değil, uluslararası diplomasinin de genel kabul görmüş bir ilkesi. Ama görünen o ki, Netanyahu ve ekibi bu kuralı umursamıyor.
Tepkinin şiddeti, Türkiye'nin bu konuda ne kadar hassas olduğunu gösteriyor. "Tarihi gerçeklerin çarpıtılmasına asla izin vermeyiz" mesajı, oldukça net bir şekilde verilmiş durumda.
Peki, bundan sonra ne olacak? Diplomatik kanallardan gerekli uyarılar yapıldı bile. Türkiye, bu tür açıklamaların ilişkileri daha da germesine kesinlikle razı değil. Ama aynı zamanda, tarihinin çarpıtılmasına da göz yumacak değil.
Netanyahu'nun bu hamlesi, iki ülke arasındaki zaten gergin olan ilişkilere tuz biber ekti. Ankara'nın tepkisi, "bu tür siyasi manevralara pabuç bırakmayız" der gibi. Ve haklılar da - tarih, siyasi çıkar uğruna istismar edilecek bir enstrüman değil sonuçta.
