Nijerya hükümeti, Somali'nin kuzeyindeki Somaliland bölgesinin bağımsızlığını tanıyan uluslararası girişimlere karşı net bir tutum aldı. Yapılan resmi açıklamada, Somali Federal Cumhuriyeti'nin egemenliği, birliği ve toprak bütünlüğünün "kesin bir şekilde" desteklendiği vurgulandı.
Nijerya'nın Somali Desteği ve Uyarısı
Nijerya Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklama, Mogadişu merkezli hükümeti "Somali halkını temsil eden meşru otorite" olarak tanıdıklarını teyit etti. Açıklamada, Somali'nin anayasal düzenine zarar veren her türlü hareket şiddetle kınandı. Nijerya, uluslararası aktörlere yönelik mesajında, "Somali topraklarının herhangi bir bölümünü bağımsız bir varlık olarak tanımaktan vazgeçmeleri" çağrısında bulundu. Bu tür adımların mevcut krizi daha da derinleştirmekten başka bir işe yaramayacağı uyarısı yapıldı.
İsrail'in Tartışmalı Kararı ve Somaliland'in Statüsü
Nijerya'nın bu açıklamasının arka planında, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun 26 Aralık tarihli açıklaması yer alıyor. Netanyahu, Somaliland'i "bağımsız ve egemen bir devlet" olarak tanıdıklarını duyurmuştu. Bu kararla birlikte İsrail, Somaliland'i resmen tanıyan ilk ve şu an için tek ülke konumuna geldi.
Somaliland, 1991 yılında Somali'den tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan etmişti. Ancak geçen 30 yılı aşkın süreye rağmen, hiçbir Birleşmiş Milletler üyesi devlet tarafından bağımsız bir devlet olarak tanınmadı. Somali hükümeti ise Somaliland'i ülkenin ayrılmaz bir parçası olarak görüyor. Mogadişu yönetimi, bölgeyle ilgili tüm uluslararası anlaşmaların ve diplomatik ilişkilerin yalnızca kendi yetkisinde olduğunu sürekli olarak dile getiriyor.
Diplomatik Gerilim ve Bölgesel Etkiler
Nijerya'nın bu net açıklaması, Afrika'daki en kalabalık ve etkili ülkelerden birinin Somali'nin yanında durduğunu gösterdi. Bu durum, Somaliland'in tanınması yönündeki çabaların önünde önemli bir engel oluşturabilir. Nijerya gibi kıtanın ağır toplarından birinin tutumu, diğer Afrika ülkeleri üzerinde de belirleyici olabilir. Somali hükümeti, Nijerya'nın bu desteğini memnuniyetle karşılarken, İsrail'in kararını ise uluslararası hukuka aykırı ve istikrar bozucu bir adım olarak nitelendiriyor. Gelişmeler, Afrika Boynuzu bölgesindeki diplomatik denklemleri yeniden şekillendirecek gibi görünüyor.