Polonya Başbakanı'nın Gazze Açıklaması İsrail'i Çılgına Çevirdi: Tel Aviv Büyükelçisi Geri Çağrıldı!
Polonya-İsrail krizi: Büyükelçi çağrıldı

İşler iyice kızıştı! Polonya Başbakanı Donald Tusk'un Gazze'deki insani duruma dair yaptığı sert açıklamalar, İsrail hükümetini adeta zıplatmayı başardı. Öyle ki, Tel Aviv'deki Polonya Büyükelçisi, İsrail Dışişleri Bakanlığı'na 'davet edildi' – ki bu diplomatik dilde 'hadi gel de konuşalım'ın kibarcası sayılır.

Tusk, dün yaptığı açıklamada, "Gazze'de yaşanan trajedi karşısında sessiz kalamayız" demişti. (Bu arada, 'trajedi' kelimesini kullanması bile bazı çevrelerde 'hafif' bulundu.) İsrail tarafı ise bu sözleri 'kabul edilemez' olarak nitelendirdi – tabii beklenen tepkiydi.

Diplomatik Deprem

Olaylar şöyle gelişti:

  • Polonya lideri, Gazze'deki sivil kayıpları eleştiren açıklama yaptı
  • İsrail Dışişleri, 'tarih dersi vermeye kalkanlara tahammülümüz yok' mesajı verdi
  • Polonya'nın Tel Aviv Büyükelçisi 'istasyona çağrıldı' (resmi tabir bu!)

Büyükelçinin bakanlığa çağrılması, diplomatik teamüllerde 'ciddi rahatsızlık' anlamına geliyor. Ancak Polonya tarafı şimdilik geri adım atmışa benzemiyor. Varşova'dan gelen son açıklamada, "İfade özgürlüğü demokrasinin temelidir" denildi – ki bu da 'sözümüzün arkasındayız' demenin şık yolu.

Arka Plan: Tarihi Gerilimler

Aslında bu ilk kavga değil. İki ülke arasında, özellikle Holokost dönemiyle ilgili tarihi tartışmalar hep vardı. İsrail, Polonya'nın bazı yasa değişikliklerini 'tarihi revizyonizm' olarak nitelendiriyor. Polonya ise 'biz kurbanız' diyor. Yani zaten gergin bir ortamda, Gazze meselesi bardağı taşıran damla oldu.

Peki sonra ne olacak? Diplomatik kriz mi derinleşecek yoksa 'gözlerimiz kapalı geçiştirilecek' mi? Şimdilik her iki taraf da 'resmi açıklamaların' ötesine geçmedi. Ama bu tür çağrılar genellikle – eğer taraflar ısrarcı olursa – karşılıklı büyükelçi geri çekmelerine kadar gidebilir. Tabii o noktaya gelinir mi, şimdilik kestirmek zor.

Bir de şu var: Polonya, AB içinde İsrail'e en yakın ülkelerden biriydi. Bu kriz, Brüksel'deki dengeleri de etkileyebilir. Nitekim bazı AB yetkilileri 'ölçülü olun' çağrısı yapmaya başladı bile. Kısacası, diplomatik havada gerilim iyice hissediliyor!