Ortadoğu'da gerilim tırmanırken, İsrail Başbakanlık Ofisi'nden gelen son dakika açıklaması herkesi şaşırttı. Rafah sınır kapısının açılmayacağı yönündeki karar, adeta soğuk duş etkisi yarattı.
Aslında durum hiç de göründüğü gibi değil. İsrailli yetkililer, kapının kendi kontrolleri dışında açılmasına kesinlikle izin vermeyeceklerini belirtiyorlar. Bu, Mısır tarafından yönetilen tarafta bile olsa geçerli. Yani, her şey İsrail'in yeşil ışığına bağlı.
Peki Neden Bu Sert Tutum?
İsrail hükümeti, Hamas'ın insani yardımları kendi çıkarları için kullanabileceğinden ciddi şekilde endişe duyuyor. Bu yüzden de her türlü girişimi sıkı denetim altında tutmak istiyorlar. Netanyahu ekibinin bu konuda taviz vermeye niyeti yok gibi görünüyor.
Öte yandan, Mısır tarafından gelen insani yardım konvoyları beklemeye devam ediyor. Yüzlerce tır, adeta bir çözüm bulunmasını bekliyor. Bu bekleyiş, bölgedeki insani durumu her geçen gün daha da kötüleştiriyor.
Düşünsenize, insani kriz derinleşirken, diplomatik pazarlıklar perde arkasında hız kesmeden devam ediyor. Uluslararası toplumun baskısı artarken, İsrail'in bu katı tutumu ne kadar sürdürebileceği merak konusu.
Bölgedeki Hassas Dengeler
Rafah sınır kapısı meselesi, aslında çok daha büyük bir puzzle'ın sadece küçük bir parçası. İsrail, güvenlik endişeleriyle hareket ederken, uluslararası kamuoyu da insani yardımların önünün açılması için baskı yapıyor. Bu ince çizgide yürümek gerçekten zor.
Mısır ise bu süreçte arabuluculuk rolünü sürdürüyor. Ancak her iki tarafın da hassas dengeleri var. Bir yanlış adım, bölgedeki tansiyonu daha da yükseltebilir.
Kısacası, Rafah'taki gelişmeler sadece bir sınır kapısından çok daha fazlasını temsil ediyor. Burada yaşananlar, aslında bölgedeki güç dengelerinin ve diplomatik hamlelerin bir yansıması.
