Suriye'den Türkiye'ye Tarihi Adım: 25 Yıl Sonra İlk Üst Düzey Ziyaret Gerçekleşti!
Suriye'den Türkiye'ye 25 Yıl Sonra İlk Üst Düzey Ziyaret

Tam çeyrek asırlık bir sessizliğin ardından, beklenmedik bir diplomatik hamle herkesi şaşırttı. Suriye İçişleri Bakanı Muhammed el-Rahmon'un Ankara'ya yaptığı ziyaret, adeta buzların erimesi için atılan ilk adım gibiydi.

Kim derdi ki? 1999'dan beri hiçbir Suriyeli üst düzey bakanın ayak basmadığı Türkiye toprakları, bugün tarihi bir buluşmaya tanıklık edecek. Aslında bu ziyaret, sıradan bir diplomatik temasın çok ötesinde anlamlar taşıyor.

25 Yıllık Bekleyiş Son Buldu

Şam'dan kalkan uçak Ankara'ya indiğinde, aslında taşıdığı yolcu kadar ağır bir sembolik yük de taşıyordu. İki komşu ülke arasındaki ilişkiler – şüphesiz – son derece gergin geçen yılların ardından nihayet bir yumuşama işareti veriyor gibi.

El-Rahmon'un ziyaret programı oldukça yoğundu. Türk mevkidaşı Ali Yerlikaya ile yaptığı görüşmelerde, güvenlik konuları başta olmak üzere birçok hassas başlık masaya yatırıldı. Terörle mücadele, sınır güvenliği ve – kim bilir – belki de gelecekteki iş birliklerinin temelleri atıldı.

Dışişleri Bakanlığı'ndan Kritik Açıklama

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Komşu ülkelerle ilişkilerimizi geliştirmek her zaman önceliğimiz olmuştur. Bu ziyaret, karşılıklı diyaloğun önemini vurgulamaktadır."

Keçeli'nin sözleri aslında buzdağının görünen kısmıydı. Diplomatik çevrelerde, bu ziyaretin çok daha kapsamlı bir normalleşme sürecinin habercisi olabileceği konuşuluyor.

Bölgesel Dengeler Değişir Mi?

Ortadoğu'nun bu iki önemli aktörü arasındaki yakınlaşma, bölgesel denklemleri altüst edebilir mi? Uzmanlara göre bu sorunun cevabı henüz net değil. Ancak şu bir gerçek: Ankara ve Şam arasındaki her türlü diyalog girişimi, tüm bölge ülkeleri tarafından dikkatle izleniyor.

Rusya'nın arabuluculuk girişimleri, İran'ın tutumu ve hatta ABD'nin bölgedeki varlığı... Tüm bu faktörler, iki ülke arasındaki ilişkilerin seyrini belirleyecek unsurlar olarak öne çıkıyor.

Peki ya sıradan vatandaşlar? Suriyeli mülteciler ve onlara ev sahipliği yapan Türk toplumu... Bu diplomatik gelişmeler onların hayatlarını nasıl etkileyecek? Aslında en önemli soru belki de bu.

Sonuç olarak, 25 yıllık bir kopuşun ardından atılan bu küçük ama anlamlı adım, belki de yepyeni bir dönemin başlangıcı olacak. Ya da en azından – umalım ki – bölgede kalıcı barışa giden yolda önemli bir kilometre taşı...