Riga'da tarihi bir gün yaşandı adeta. TBMM heyeti, Letonya'nın bu zarif başkentinde düzenlenen NATO Parlamenterler Asamblesi kış toplantısında sahneye fırlayarak tüm dünyanın kulaklarını çınlatan bir ses oldu. Gazze'de yaşanan insanlık trajedisine dair kelimeler, odadaki her diplomatın yüzündeki ifadeyi değiştirmeye yetti de arttı bile.
AK Parti Milletvekili ve Türk Grubu Başkanı Ahmet Yıldız'ın o tok sesiyle yaptığı konuşma, salonda adeta elektrik etkisi yarattı. "Artık yeter!" derken, her hecesiyle uluslararası toplumun vicdanına sesleniyordu. İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının -hemen şimdi- durdurulması gerektiğini vurgularken, insani yardım koridorlarının derhal açılmasının hayati önem taşıdığının altını çizdi.
Uluslararası Topluma Sert Eleştiri
Yıldız'ın konuşmasındaki şu cümleler özellikle dikkat çekiciydi: "Dünya bu vahşeti seyrederken bizler sadece izleyici kalamayız. Sivil kayıplar her geçen gün artıyor ve bu trajediye son verilmesi için somut adımlar atılmalı." Gerçekten de, uluslararası toplumun bu konudaki sessizliği ya da yavaş tepkisi, pek çok çevrede hayal kırıklığı yaratmış durumda.
TBMM heyetinin bu çıkışı, aslında Türkiye'nin bölgedeki insani diplomasi alanındaki kararlı duruşunun da bir yansıması. Riga'daki bu tarihi çağrı, sadece bir konuşma olmanın ötesinde, adeta bir insanlık göreviydi.
Somut Adımlar ve Beklentiler
Peki ya sonrası? TBMM heyeti, yalnızca bir çağrı yapmakla yetinmedi. NATO PA bünyesinde yapılacak çalışmalarda Gazze'deki insani durumun öncelikli gündem maddesi olması için somut önerilerde bulundu. Etkili ve kalıcı bir çözüm için uluslararası işbirliğinin şart olduğunu vurguladılar.
Ahmet Yıldız'ın şu sözleri ise özellikle hafızalara kazındı: "Bizler parlamenterler olarak sadece yasama yapmakla görevli değiliz; aynı zamanda insanlığın sesi olmak zorundayız. Bugün Gazze'de yaşananlar, hepimizin ortak meselesidir."
Riga'daki bu anlamlı çıkış, uluslararası arenada Türkiye'nin insani diplomasideki lider rolünü bir kez daha gösterdi. Dünya, bu çağrıya kulak verir mi bilinmez ama TBMM heyetinin o tarihi salonda yankılanan sesi, hiç şüphesiz ki uluslararası diplomasi tarihine not düşüldüğünü gösteriyor.