Dünya siyaset sahnesinde beklenmedik bir gelişme yaşandı. Eski ABD Başkanı Donald Trump, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için adeta şapka çıkartacak ifadeler kullandı. Bu açıklama, uluslararası ilişkilerde yeni bir sayfa açabilir mi? Kim bilir...
Trump'ın Fox Business kanalına yaptığı açıklamalar gerçekten dikkat çekiciydi. "Erdoğan harika işler çıkardı" demekle kalmadı, onu "çok iyi bir lider" olarak nitelendirdi. Bu tür bir övgü, özellikle Batı medyasında sıkça eleştirilen bir lider için oldukça sıra dışı.
Trump'ın Şaşırtan Samimiyeti
Eski başkanın samimi üslubu herkesi şaşırttı. "Ben onu çok iyi tanırım" diyor Trump, neredeyse dostane bir havada. Sanki uzun yıllardır tanıdığı birinden bahsediyor gibi. Bu kadar yakınlık kurmaları belki de ikisinin de "dışlanmış liderler" olarak görülmelerinden kaynaklanıyor olabilir mi? İlginç bir soru.
Trump'ın vurguladığı bir diğer nokta ise Erdoğan'ın "ülkesini sevdiği" ve "Türkiye için harika şeyler yaptığı". Bu ifadeler, Batılı müttefikler arasında genellikle duymaya alışık olmadığımız türden.
F-35 Krizi ve S-400 Gerilimi
Aslında bu ilişki hiç de sorunsuz değil. Hatırlayalım: Türkiye'nin Rusya'dan S-400 hava savunma sistemleri alması, Washington'da adeta kırmızı çizgi olmuştu. Sonuç? Türkiye F-35 programından çıkarıldı. Oysa Trump'ın bakış açısı farklı: "Biz onu F-35'lerden uzaklaştırdık" diyor, neredeyse pişmanlıkla.
Burada ilginç olan şu - Trump adeta kendi hükümetinin politikasını eleştirir gibi. Sanki "keşke farklı yapsaydık" demek istiyor. Diplomasi dünyasında bu tür açıklamalar gerçekten nadir görülür.
Kişisel Kimya ve Liderlik
Trump'ın Erdoğan'ı "çok sert" olarak tanımlaması da dikkat çekici. Ama bunu bir eleştiri olarak söylemiyor, tam tersine bir takdir ifadesi olarak kullanıyor. Adeta "işte gerçek bir lider" der gibi.
İki lider arasındaki bu kişisel kimya, uluslararası ilişkilerde ne kadar önemli acaba? Bazen resmi diplomasinin aşamadığı engelleri kişisel ilişkiler aşabiliyor. Belki de bu durumun canlı bir örneğini izliyoruz.
Trump'ın açıklamaları sadece geçmişi yorumlamakla kalmıyor, geleceğe de ışık tutuyor. Eğer tekrar başkan seçilirse, Türkiye-ABD ilişkilerinde yeni bir dönem başlayabilir. En azından bu açıklamalar böyle bir ihtimalin kapısını aralıyor.
Sonuç olarak, uluslararası diplomasi denen şey gerçekten ilginç. Bugün rakip olarak gördüğünüz lideri yarın övebiliyorsunuz. Ya da belki de Trump'ın dediği gibi, bazen "harika işler çıkaran" liderleri takdir etmek gerekiyor. Kim bilir...