Washington'da hava ağır. Gerçekten ağır. Kongre binasının koridorlarında yankılanan boş sesler, aslında her şeyi anlatıyor gibi. Demokratlar ve Cumhuriyetçiler yine anlaşamadı - kimse şaşırmadı değil mi?
Federal hükümet resmen kilitlendi. Bu, şaka değil. Sabah uyanan yüzbinlerce federal çalışan, ofislerine gidemedi. Kapılar kilitli, bilgisayarlar kapalı, ofisler bomboş.
Zorunlu 'Tatil' Mi Dediniz?
İşin acı tarafı şu: bu bir tatil değil. Kesinlikle değil. Yaklaşık 800 bin federal çalışan, ücretsiz izne çıkarıldı. Yani maaşsız. Evet, yanlış duymadınız - çalışıyorlar ama paralarını alamıyorlar. Garip bir durum, öyle değil mi?
Bazıları için bu durum 'alışılagelmiş' bir siyasi kriz. Ancak gerçek hayatta yaşayanlar için durum hiç de öyle değil. Kira ödemeleri, faturalar, market alışverişleri... Hayat devam ediyor ama gelir durmuş durumda.
Peki Ya 'Gerekli' Hizmetler?
İşte burada işler biraz karışıyor. Hava trafik kontrolörleri, sınır güvenliği personeli, hastane çalışanları - bunlar 'temel' kabul ediliyor ve çalışmaya devam ediyor. Ama maaşlarını ne zaman alacaklar? Kimse bilmiyor.
Aslında bu kilitlenme, Amerikan siyasetinin kronik bir hastalığı haline geldi. 2018'de 35 gün sürmüştü mesela. O zamanları hatırlayanlar var mı? Ciddi anlamda ülkeyi sarsmıştı.
- Federal parklar kapandı - doğaseverler hayal kırıklığına uğradı
- Pasaport başvuruları durdu - seyahat planları altüst oldu
- Vergi iadeleri gecikti - vatandaşlar mağdur oldu
- Devlet destekli araştırmalar askıya alındı - bilim dünyası endişeli
Ve işin ekonomik boyutu var tabii. Her kilitlenme günü, ekonomiye milyonlarca dolara mal oluyor. Belki de milyarlarca. Uzmanların tahminleri değişkenlik gösteriyor ama sonuç olarak kimse kazançlı çıkmıyor.
Siyasi Satranç Oyunu
Burada asıl mesele şu: siyasetçiler birbirlerine üstünlük sağlamaya çalışırken, sıradan vatandaşlar ve çalışanlar piyon haline geliyor. Acı ama gerçek.
Bütçe görüşmeleri tıkandı. Tıkanıklık giderilemiyor. Tarafların taviz vermemekte ısrar etmesi, bu kilitlenmeyi kaçınılmaz kıldı. Peki ne zaman çözülür? İyi soru. Kimse net bir tarih veremiyor.
Geçmiş tecrübeler gösteriyor ki, taraflardan biri 'pes' edene kadar bu durum devam edebilir. Ya da kamuoyu baskısı dayanılmaz hale gelene kadar.
Şu an Washington'da tek duyulan ses, siyasi çekişmenin sessiz çığlığı. Ve bu çığlık, Amerika'nın dört bir yanındaki federal çalışanların evlerinde yankılanıyor.
