Tam da ekonomide hareketlenmenin beklediğimiz o kritik dönemeçte, Ticaret Bakanı Ömer Bolat'tan adeta bomba gibi açıklamalar geldi. Sanki uzun süredir üzerinde çalışılan bir senfoni, nihayet en gürültülü bölümüne ulaşmış gibi.
Bakan Bolat, yaptığı son değerlendirmede -ki kendisi bu konuda oldukça iyimser bir tablo çiziyor- Türkiye'nin yatırım ve ticarette gerçek anlamda bir sıçrama döneminin eşiğinde olduğunu vurguladı. "Önümüzdeki dönemde inanılmaz bir hareketlilik göreceğiz" diyor ve ekliyor: "Yatırımcılar için altın fırsatlar kapıda."
Rakamlar Konuşuyor: İhracat-İthalat Dengesinde Dikkat Çeken Gelişme
İşin rakamsal boyutuna baktığımızda, gerçekten de ilginç verilerle karşılaşıyoruz. Mayıs ayı ihracat rakamları tam 24.2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiş. Bu, geçen yılın aynı dönemine göre kayda değer bir artış anlamına geliyor. İthalat tarafında ise durum daha da çarpıcı: 32.2 milyar dolarlık bir rakam karşımıza çıkıyor.
Peki bu ne demek oluyor? Bakan'ın deyimiyle, "Dış ticaret açığımız hızla kapanıyor." Aslında bu, ekonomideki denge mekanizmalarının sağlıklı çalıştığının da bir göstergesi.
Yatırımcılar İçin Fırsat Penceresi
Bolat'ın üzerinde özellikle durduğu konulardan biri de yatırım ortamındaki iyileşme. "Yatırımcılar artık Türkiye'ye çok daha farklı gözle bakıyor" diyen Bakan, yabancı sermayenin ülkeye olan ilgisinin her geçen gün arttığını belirtiyor. Tabii bu noktada akla hemen şu soru geliyor: Peki bu ilgi ne zaman somut yatırımlara dönüşecek?
Bakan'ın bu soruya cevabı oldukça net: "Zaten dönüşmeye başladı bile." Yatırım ortamındaki iyileşmelerin -ki bunların arasında regülasyonların basitleştirilmesi de var- yatırımcılar üzerinde olumlu etki yarattığı aşikar.
Gelecek Öngörüleri: Ekonomide Yeni Bir Sayfa
Önümüzdeki dönem için beklentiler oldukça yüksek. Bakan Bolat, özellikle yaz aylarıyla birlikte turizm gelirlerinin de devreye gireceğini ve bu durumun ekonomideki olumlu havayı daha da pekiştireceğini düşünüyor. "Turizm sektöründe rekor beklentilerimiz var" diyor ve ekliyor: "Bu, tüm ekonomiye yayılacak bir dalga etkisi yaratacak."
Sonuç olarak, ekonomideki bu hareketlilik sadece rakamlardan ibaret değil. Adeta bir domino taşı etkisiyle, bir sektördeki canlanma diğerlerini de pozitif yönde etkiliyor. Bakan'ın tabiriyle, "Ekonomik motorlar tam kapasite çalışmaya başladı."
Peki ya sizce? Türkiye ekonomisi gerçekten de beklenen o büyük sıçramayı yapabilecek mi? Gelişmeleri yakından takip etmekte fayda var...
