İş dünyasının ağır topları, ofislerin steril ortamından sıyrılıp gerçek bir değişim için kolları sıvadı. TÜRKONFED'in organize ettiği o önemli buluşma, sıradan bir toplantı olmaktan çok uzaktı adeta.
Düşünsenize, Türkiye'nin dört bir yanından gelen CEO'lar, sırf kadınların iş hayatında hak ettikleri yeri alması için bir araya gelmiş. Bu kadarını beklemiyordum açıkçası - iyi ki yanılmışım!
Rakamlar Konuşuyor, Liderler Harekete Geçiyor
TÜRKONFED Başkan Yardımcısı Yalçın Yanık'ın altını çizdiği o çarpıcı gerçek: Türkiye'de kadınların işgücüne katılım oranı sadece yüzde 32. Erkeklerde bu oran yüzde 70'in üzerinde! Aradaki uçurum gözler önünde.
"Yüzde 32" dediğimizde, her üç kadından sadece birinin çalışma hayatında yer aldığını görüyoruz. Geri kalan iki kadın? Onların potansiyeli maalesef boşa gidiyor. Bu, ülke ekonomisi için kabul edilemez bir kayıp bence.
Sadece Konuşmak Yetmez, Eylem Şart!
Toplantıda en çok vurgulanan noktalardan biri buydu: Artık lafla peynir gemisi yürümüyor. Somut adımlar atma zamanı geldi de geçiyor bile.
İşte size bazı öneriler:
- Esnek çalışma modelleriyle annelere nefes aldırmak
- Kadın girişimcilere özel finansman desteği sağlamak
- Şirket içi mentorluk programlarıyla kadın çalışanları güçlendirmek
- Kariyer basamaklarında cinsiyet eşitliğini ölçülebilir kılmak
Bunlar sadece başlangıç tabii. Asıl mesele, bu önlemleri hayata geçirecek iradeyi göstermekte yatıyor.
Kadınların Gücü Ekonomiyi Nasıl Dönüştürür?
Toplumsal cinsiyet eşitliği sadece "iyi bir fikir" değil - ekonomik bir zorunluluk aslında. Kadınların işgücüne katılımının artması demek:
- Ülke gelirinde gözle görülür artış
- İnovasyon ve yaratıcılıkta patlama
- Karar alma mekanizmalarında çeşitlilik
- Sürdürülebilir kalkınma
Kısacası, kadınları ekonomiden dışlamak, dört tekerleğinden ikisini sökmüş araba kullanmaya benziyor. İlerleyemezsiniz!
Toplantıya katılan CEO'ların taahhütleri ise umut vericiydi doğrusu. Hepsi aynı fikirdeydi: Bu konu artık ertelenemez. Ya şimdi harekete geçeceğiz ya da gelecek nesillere "keşke" demekten başka çaremiz kalmayacak.
Son söz? Toplumsal cinsiyet eşitliği için verilen bu mücadele, sadece kadınların değil hepimizin meselesi. Ve görünen o ki, iş dünyası bu gerçeği nihayet kavramış durumda.
