
Meclis’te bugün yaşananlar, adeta bir topluluk içinde söylenmemesi gerekenlerin söylenmesi gibiydi. Siyasetin soğuk koridorlarında beklenmedik bir kıvılcım çaktı ve her şey bir anda alevlendi.
Olayın merkezinde, AK Parti Kocaeli Milletvekili Radiye Sezer Katırcıoğlu vardı. Kendisi, Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, işsizlik maaşı alan vatandaşlara yönelik olarak, "İşsizlik maaşı alanlar, aslında çalışabilecek durumda olan insanlar. Bu bir nevi hazıra konmak" ifadelerini kullandı. Bu sözler, salonda adeta bir şok etkisi yarattı.
Muhalefet kanadı ise hemen ayağa fırladı. CHP’li ve İYİ Partili vekillerin ‘Ciddi misiniz?’ bakışları eşliğinde yükselen itiraz sesleri, oturumu bir anda tartışma platformuna dönüştürdü. Bir vekilin, “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu!” der gibi yüz ifadesi, o anki havayı özetliyordu adeta.
Muhalefetten Sert Tepki: 'İnsanlık Onuruna Yakışmıyor!'
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, sözleri derhal geri alması için Katırcıoğlu’nu uyardı. Özel, “Sayın milletvekilim, işsizlik maaşı bir sosyal devlet güvencesidir. Bu sözler, emekçinin, işini kaybeden insanın onuruna yapılmış bir saldırıdır” diyerek tepkisini gösterdi.
İYİ Parti sözcülerinden gelen yorum ise daha da sert oldu: “Bu sözler, Anayasa’nın sosyal devlet ilkesiyle bile bağdaşmıyor. İşsizlik, insanların tercih ettiği bir durum değil, bir sonuçtur. Bunu hazıra konmak olarak nitelendirmek, akıl alır gibi değil.”
Ortalık bir anda karıştı. Kimi vekiller bağırarak itiraz ederken, kimi de ellerini masaya vurarak bu sözlere olan öfkesini dile getirdi. Meclis Başkanı’nın sükunet çağrısı ise bir süre etkili olamadı. Gürültü öyle bir seviyeye ulaştı ki, dışarıdan gelenler olayı bir kavram sanabilirdi.
Katırcıoğlu: 'Bağlamından Koparıldı' İddiası
Tüm bu tepkilerin ardından söz alan Radiye Sezer Katırcıoğlu ise açıklama yapma ihtiyacı hissetti. İfadelerinin bağlamından koparıldığını iddia ederek, “Benim kastım, sistemdeki istismara dikkat çekmekti. Çalışmayıp sırf bu maaşlara güvenen çok az bir kesim var, onları kastettim” dedi.
Fakat bu açıklama, muhalefetin öfkesini dindirmeye yetmedi. CHP’li bir vekilin sesi yankılandı salonda: “Yok öyle lafı geri almak! Söyledin, hesap ver!”
Ortamın gerginliği, Türkiye’nin işsizlik ve sosyal yardım politikalarına dair derin görüş ayrılıklarını bir kez daha gözler önüne serdi. Bu, sadece bir milletvekilinin sözlerinden ibaret bir tartışma değil, aynı zamanda sosyal devlet anlayışına dair temel bir çatışmaydı.
Peki, sonuç? Siyaset arenasında bir gün daha bitmiş, fakat kamusal hafızada yer edecek bir tartışma daha kayıtlara geçmişti. Bu tür söylemlerin toplumsal yaraları nasıl derinleştirdiğini görmek ise hepimizin işi.