
Ekonomi haberlerinde bazen küçük bir yükseliş, koskoca bir fırtınanın dinmeye başladığının işareti olabilir. Tam da böyle bir haber, Ağustos ayından geldi. TÜİK'in açıkladığı o rakamlar, reel kesimin yüzünü bir nebze olsun güldürdü diyebiliriz.
Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE), Ağustos'ta bir önceki aya göre %2.3 artışla 102.7 seviyesine yükseldi. Şimdi, bu rakamın 100'ün üzerinde olması ne mi demek? Basitçe, iş yapan kesimin -yani üretenlerin, istihdam sağlayanların- durumdan memnun olduğu ve önümüzdeki üç ay için umutlu baktığı anlamına geliyor. Pesimistlik değil, optimistlik hâkim yani.
Peki Bu İyimserliğin Arkasında Ne Var?
Aslında endeks, birkaç önemli kalemi sorgulayarak bu sonuca varıyor. Katılımcılara mevcut durumlarını ve geleceğe dair beklentilerini soruyor. Ağustos verilerine baktığımızda, genel gidişata dair bir ferahlama hissediliyor. Özellikle sabit fiyatlarla sipariş miktarlarındaki beklentilerdeki iyileşme, üretim tarafında bir canlanma olabileceğini fısıldıyor kulağımıza.
Gelelim istihdam tarafına... İşverenlerin önümüzdeki üç aylık dönem için istihdam planlarındaki iyimser bakış, belki de en sevindirici olanı. Zira istihdam demek, ailelerin sofrası, ekonomideki döngünün canlanması demek. Tabii bu, hemen her şeyin mükemmel olduğu anlamına da gelmiyor. Hâlâ önümüzde aşılması gereken engeller var, kimse yokmuş gibi davranmıyor. Fakat zaten ekonomi, inişli çıkışlı bir yolda ilerlemek değil midir?
Sonuç Olarak: Bir Nefes Aldık mı?
Bu endeksteki yükseliş, mutlak bir zafer ilanı için henüz çok erken olabilir. Ancak şunu söyleyebiliriz: Türkiye'de reel sektör, Ağustos ayında küçük de olsa bir nefes aldı. Zorlu koşullara rağmen ayakta durmaya çalışan işletmeler için umut verici bir işaret. Önümüzdeki aylarda bu iyimser havanın devam edip etmeyeceğini hep birlikte göreceğiz. Bekleyip görmekten başka çare yok!