Cumhurbaşkanlığı tarafından alınan kararlar, sanayicilere önemli bir maliyet avantajı getiriyor. Bazı sanayi ürünlerinin ithalatında gümrük vergisi sıfırlanarak tarife kontenjanları belirlendi. Söz konusu düzenlemeler, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlük süreçleri başlatıldı.
Hangi Ürünlerde Gümrük Vergisi Kalktı?
Yayımlanan kararlar kapsamında, çok çeşitli sanayi girdileri için sıfır gümrükle ithalat imkanı tanındı. Bu ürün grupları arasında bazı kimyasallar, elektrik transformatörleri, akümülatörler ve iyon piller yer alıyor. Ayrıca baskı devre kartları ile ses mekanizması gibi elektronik aksamlar da gümrük vergisinden muaf tutulan kalemler oldu.
Bu düzenlemenin geçerlilik süresi 15 Şubat 2027 tarihine kadar olarak belirlendi. İthalat, kararda açıkça belirtilen miktarlar dahilinde ve kontenjanlar çerçevesinde gerçekleştirilebilecek.
Dokuma Sektörüne Özel Kontenjan
Tekstil sanayisine yönelik ayrı bir kararla, dokuma ürünlerinin ithalatı için de gümrük vergisi sıfırlandı. Bu kolaylık, 31 Aralık 2026 tarihine kadar uygulamada kalacak. Ancak bu kontenjandan yararlanmanın bir şartı bulunuyor.
Yalnızca imperteks kumaşlarını girdi olarak kullanan sanayiciler bu haktan faydalanabilecek. Bu kapsamda ayrılan tarife kontenjanı miktarı ise 8 milyon metrekare olarak tespit edildi.
Yürürlük Tarihleri ve İşleyiş
Sanayi ürünleri ve dokuma ürünlerine ilişkin iki ayrı karar, Resmi Gazete'de yayımlandıkları günü takip eden gün olan 1 Ocak 2026'da yürürlüğe girecek. Bunun yanı sıra, bazı kimyasallar için getirilen ayrı bir sıfır gümrük kontenjanı ise hemen, 31 Aralık 2025 itibarıyla geçerli oldu. Bu düzenlemenin geçerlilik süresi 16 Şubat-31 Aralık 2026 dönemini kapsıyor.
Tüm bu kontenjanlar kapsamında yapılacak ithalat işlemleri için, Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğü tarafından ithal lisansı düzenlenecek. Bakanlık, sürecin nasıl işleyeceğine dair usul ve esasları içeren tebliğleri de Resmi Gazete'de yayımladı.
Alınan bu kararlar, sanayi üretiminde kullanılan temel girdilerin maliyetlerini düşürerek, yerli üreticilerin rekabet gücünü artırmayı hedefliyor. Uygulamanın, özellikle belirlenen sektörlerdeki üretim kapasitesi ve ihracat potansiyeli üzerinde olumlu etkiler yaratması bekleniyor.