Ekonomide son dakika gelişmesi yaşandı. Türkiye'nin uluslararası yatırımcılar nezdindeki risk algısını ölçen önemli bir gösterge, yıllar sonra rekor bir iyileşme kaydetti.
CDS'de Tarihi Düşüş
Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), bugün itibarıyla 233 baz puana kadar geriledi. Bu rakam, ülkenin borçlanma maliyetlerine ilişkin beklentilerin olumlu yönde değiştiğinin en net göstergesi olarak kayıtlara geçti. Yaşanan bu düşüşün boyutu, göstergeyi Mayıs 2018'den bu yana görülen en düşük seviyeye taşıdı.
Risk Primi Ne Anlama Geliyor?
Kredi risk primi, bir ülkenin borcunu ödeyememe ihtimaline karşılık yatırımcıların talep ettiği ek getiriyi ifade eder. Daha düşük bir CDS, uluslararası piyasalarda ülkeye duyulan güvenin arttığını ve risk algısının azaldığını gösterir. Bu durum, Türkiye'nin dış borçlanma maliyetlerinin de düşmesi anlamına gelmektedir.
233 baz puana inen rakam, ekonomide son dönemde uygulanan politikaların ve küresel konjonktürün etkisiyle ortaya çıkan olumlu bir tabloyu yansıtıyor. Yatırımcılar, Türkiye'ye ilişkin risk değerlendirmesini gözden geçiriyor.
Ekonomiye Olası Etkileri
Risk primindeki bu belirgin düşüşün, ekonomi üzerinde bir dizi olumlu etkisi bekleniyor. Bunların başlıcaları şunlardır:
- Dış borçlanma maliyetlerinde düşüş: Hükümet ve özel sektör, uluslararası piyasalardan daha uygun koşullarla kaynak bulabilecek.
- Yabancı yatırım çekiciliğinin artması: Risk algısının azalması, Türkiye'yi uzun vadeli yabancı sermaye için daha cazip bir ülke haline getirebilir.
- Para birimi üzerinde istikrar etkisi: Güven ortamının finansal piyasalara yansıması, kur dalgalanmalarını yatıştırıcı bir rol oynayabilir.
Sonuç olarak, 2 Aralık 2025 tarihinde yaşanan bu gelişme, Türkiye ekonomisi açısından önemli bir kilometre taşı olarak değerlendiriliyor. Risk priminin 2018 yılından sonraki en düşük seviyeye gerilemesi, ekonomik göstergelerdeki iyileşmenin somut bir kanıtı niteliğinde.
