Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dar gelirli ve ihtiyaç sahibi ailelere yönelik verdiği talimatın ardından, Vatandaşlık Maaşı sistemi için hazırlıklar son aşamaya ulaştı. 2026 yılında uygulamaya geçmesi planlanan bu yeni sosyal destek programı, binlerce ailenin hayatını kolaylaştırmayı hedefliyor.
Vatandaşlık Maaşı Nedir?
Vatandaşlık Maaşı, temel olarak dar gelirli ve ihtiyaç sahibi ailelerin yaşam standartlarını iyileştirmeyi amaçlayan kapsamlı bir sosyal destek programı olarak tasarlandı. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın ortak çalışması olan bu sistem, Gelir Tamamlayıcı Aile Destek Sistemi adıyla da biliniyor.
Proje öncelikle pilot illerde hayata geçirilecek ve olumlu sonuçlar alınması durumunda tüm Türkiye genelinde uygulanacak. Sistemin 2026 yılı içerisinde tam olarak işlerlik kazanması planlanıyor.
Vatandaşlık Maaşı Nasıl Çalışacak?
Yeni sistemin işleyiş mekanizması oldukça basit ve şeffaf bir şekilde tasarlandı. Öncelikle, yoksulluk sınırı veya asgari ücret gibi kriterler dikkate alınarak yıllık gelir eşiği belirlenecek.
Belirlenen bu eşiğin altında gelire sahip olan aileler için, mevcut gelirleri ile belirlenen eşik arasındaki fark devlet tarafından aylık olarak ödenecek. Bu sayede her aile asgari bir gelir seviyesine ulaşmış olacak.
Örnek vermek gerekirse: Eğer yıllık gelir eşiği 20.000 lira olarak belirlenirse ve bir ailenin yıllık geliri 16.000 lira ise, devlet bu aileye aylık 4.000 lira destek ödemesi yapacak. Bu ödemeler düzenli olarak aylık maaş şeklinde yapılacak.
Kimler Vatandaşlık Maaşı Alabilecek?
Sistemin temel hedef kitlesini dar gelirli ve ihtiyaç sahibi aileler oluşturuyor. Öncelikle pilot illerde başlayacak uygulama için başvuru kriterleri netleştiriliyor.
Başvuru sürecinin nasıl işleyeceği, hangi belgelerin isteneceği ve değerlendirme kriterlerinin neler olacağı konusunda çalışmalar devam ediyor. Sistemin en önemli özelliği, aile bazlı olması ve gelir seviyesine göre destek miktarının belirlenmesi.
Cumhurbaşkanlığı ve Aile Bakanlığı tarafından ortak yürütülen bu çalışmanın, Türkiye'de sosyal devlet anlayışının güçlendirilmesi açısından önemli bir adım olması bekleniyor.
