
Ekonomi gündemine dair flaş bir açıklama geldi - hem de en yetkili ağızlardan. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Avrupa Birliği ile ortak çalışmaların devam edeceğinin altını çizen açıklamalarda bulundu. Sanki finans piyasalarının nabzını tutarcasına bir üslupla...
"Avrupa'yla el ele vermeye devam edeceğiz" diyor Yılmaz, ama bu iş birliğinin sıradan bir protokolden çok daha ötesi olduğunu vurguluyor. Zira ekonomik istikrar denilen o hassas denge, tam da bu tür diyaloglarla ayakta duruyor.
Ekonomik İş Birliğinin Arka Planı
Aslında mesele sadece resmi ziyaretlerden ibaret değil. Yılmaz'ın dediği gibi, Türkiye ile AB arasındaki ekonomik bağlar -neredeyse- birbirine geçmiş durumda. Yatırımlar, ticaret, finansal akış... Tüm bu unsurlar, karşılıklı güven gerektiriyor.
Peki ya son dönemdeki gelişmeler? İşte orası gerçekten ilginç. Yılmaz, mevcut ekonomik programın Avrupa'daki partnerler nezdinde olumlu karşılandığını belirtiyor. "Programımıza destek veriyorlar" derken, aslında uluslararası arenadaki kredibiliteye de vurgu yapıyor.
Neler Konuşuldu?
- Ekonomik reform sürecinin detayları
- Yatırım ortamının iyileştirilmesi
- Finansal iş birliği fırsatları
- Karşılıklı ticaretin artırılması
Yılmaz'ın üslubundaki o samimi ton dikkat çekici: "Birlikte çalışmaya devam edeceğiz" ifadesi, adeta geleceğe dair bir taahhüt niteliğinde. Zaten ekonomik diplomasi de tam olarak bu değil mi? Karşılıklı menfaatlerin kesiştiği noktada buluşmak...
Sonuç olarak? Türkiye'nin Avrupa ile ekonomik ilişkileri -her şeye rağmen- sağlam temeller üzerinde yükseliyor. Yılmaz'ın mesajı net: İş birliği devam edecek, ekonomik diyalog derinleşecek. Piyasaların bu açıklamalara nasıl tepki vereceği ise şimdilik merak konusu.