Akkuyu NGS'de 2026 'Devreye Alma Yılı' Olacak: İlk Ünite Şebekeye Bağlanıyor
Akkuyu NGS'de 2026 Devreye Alma Yılı Olacak

Türkiye'nin ilk nükleer güç santrali Akkuyu NGS'de 2026 yılı, birinci ünitenin şebekeye elektrik vermeye başlayacağı 'devreye alma yılı' olarak tarihe geçmeye hazırlanıyor. Akkuyu Nükleer AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Anton Dedusenko, Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada, bu yılın son derece önemli bir dönüm noktası olacağını vurguladı.

Kritik Sistem Değişimi ve 2026 Hedefi

Dedusenko, santralin devreye alınması için hayati önem taşıyan gaz yalıtımlı şalt tesisi sistemine ilişkin yaşanan tedarik sorununu aştıklarını duyurdu. Siemens'in taahhüt etmesine rağmen tedarik edemediği bu sistem için hızlı bir karar alındı. Rosatom'un çeşitlendirilmiş tedarik ağı ve Çinli ortaklarla iş birliği sayesinde alternatif bir çözüm bulundu. Türk Enerji Bakanlığı ile koordineli çalışmalar sonucu sistem temin edildi ve montajı bu yıl içinde tamamlanarak testler başarıyla geçildi.

"Bu aşamanın tamamlandığını söyleyebiliriz" diyen Dedusenko, bu başarıda sadece Rosatom'un değil, Türk tarafının da önemli bir rol oynadığının altını çizdi. Birinci ünitenin ana ekipmanlarının montajının bittiğini, ikinci, üçüncü ve dördüncü ünitelerdeki inşaat ve montaj çalışmalarının ise ara verilmeksizin sürdüğünü belirtti.

Ekonomiye 11 Milyar Dolarlık Katkı ve Yerel İstihdam

Dedusenko, Akkuyu NGS projesinin Türkiye ekonomisine yapılan en büyük doğrudan yatırımlardan biri olduğunu tekrarladı. Santralin Mersin ve bölge ekonomisine canlılık getirdiğini, nüfusun arttığını ve yeni bir hizmet pazarı oluştuğunu ifade etti. Projeden elde edilen yerelleşme ve vergi geliri etkisinin yaklaşık 11 milyar dolar seviyesinde olduğu tahmin ediliyor.

İstihdam ve teknoloji transferi konusunda da önemli adımlar atıldı. Bugüne kadar 300 Türk mühendis Rusya'da önde gelen üniversitelerde eğitim gördü. Bu programa 300 öğrenci daha katılacak ve bu kişiler Türkiye'de geleceğin mühendislerini yetiştirecek. Projede şu anda 350 Türk şirketi sözleşmeli olarak çalışıyor ve kullanılan malzemelerin neredeyse tamamı yerli üretim.

Gelecek Planları: Küçük Modüler Reaktörlerde İş Birliği Potansiyeli

Anton Dedusenko, nükleer teknolojideki bir diğer önemli trend olan küçük modüler reaktörler (SMR) konusunda da Türkiye ile görüşmelerin devam ettiğini açıkladı. Türkiye'nin 2053 hedefleri doğrultusunda sınırlı sayıda alana sahip olduğunu belirten Dedusenko, SMR'lerin daha kompakt ve sismik dayanımının yüksek olması nedeniyle Türkiye için doğru bir seçenek olabileceğini söyledi. Rosatom'un bu alandaki lider konumu ve RITM-200 reaktörünün seri üretim hattına alınmış olması, gelecekteki iş birlikleri için önemli bir zemin hazırlıyor.

Dedusenko, tüm zorluklara rağmen 2025'te dört ünitede de çalışmaların kesintisiz devam ettiğini, ancak santralin tamamlanması için gereken önemli bir meblağın hâlâ bir ülkede dondurulmuş durumda olduğunu da sözlerine ekledi. Rus hükümeti ve Türk tarafının desteğiyle bu sorunun da üstesinden gelindigini ifade etti. Önümüzdeki yıl, birinci devreye alma kompleksinin hazır hale getirilmesine ve elektriğin şebekeye verilmesine odaklanılacak.