Enerji sektöründe son dönemde yaşanan gelişmeler gerçekten dikkat çekici. Türkiye, adeta bir enerji dönüşümü yaşıyor ve rakamlar bunu açıkça gösteriyor.
Yenilenebilir Enerjide Tarihi Artış
Geçtiğimiz aylarda elektrik kurulu gücündeki yenilenebilir enerji payı %59,5 seviyesine ulaştı. Bu oran, ülkemiz için gerçekten kayda değer bir başarı. Sanki enerji alanında sessiz bir devrim yaşanıyor gibi.
Nisan ayı sonu itibarıyla toplam kurulu güç 108 bin 936 megavata yükseldi. Bu rakamın tam 64 bin 818 megavatlık bölümü -inanması güç ama- yenilenebilir kaynaklardan geliyor. Gerçekten etkileyici!
Rüzgar ve Güneş Fırtınası
Rüzgar enerjisinde kurulu güç 12 bin 174 megavata, güneş enerjisinde ise 12 bin 140 megavata ulaştı. İki kaynak arasındaki bu yakın yarış, enerji sektörünün nabzını hızlandırıyor.
Jeotermal enerjide 1 bin 743 megavat, atık ve çöp kaynaklı üretimde ise 737 megavat kapasiteye ulaşıldı. Bu rakamlar, alternatif enerji kaynaklarına yönelik yatırımların ne denli arttığını gözler önüne seriyor.
Diğer Kaynakların Durumu
Doğal gaz santrallerinin kurulu gücü 9 bin 435 megavatta kalırken, linyit santralleri 10 bin 316 megavat seviyesinde. Kömür kaynaklı kurulu güç ise 21 bin 583 megavat olarak kayıtlara geçti.
Hidrolik enerji santralleri hala önemli bir paya sahip - 31 bin 824 megavatla yenilenebilir kaynaklar içinde lider konumda. Ancak rüzgar ve güneşin bu hızla büyümeye devam etmesi, yakın gelecekte bu dengeleri değiştirebilir gibi görünüyor.
Enerji Bakanlığı'nın açıkladığı verilere göre, Nisan ayında elektrik üretimi 26 milyar 449 milyon kilovatsaat oldu. Tüketim ise 26 milyar 219 milyon kilovatsaat seviyesinde gerçekleşti. Üretim ve tüketim arasındaki bu dengeli görünüm, enerji güvenliği açısından sevindirici.
Sonuç olarak, Türkiye'nin enerji portföyündeki bu çeşitlenme, hem çevre dostu hem de sürdürülebilir bir gelecek için umut verici. Yenilenebilir enerjideki bu büyüme trendinin devam edip etmeyeceğini hep birlikte göreceğiz.
