Tam da herkesin içinin kıpır kıpır olduğu, havaların bir ısınıp bir soğuduğu şu günlerde, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den hepimizin yüreğine su serpen açıklamalar geldi. Sanki uzun süredir beklediğimiz o güneşli bahar günleri gibi...
Bahçeli, bugünkü grup toplantısında yaptığı konuşmada -ki gerçekten dikkatle dinlenmesi gereken noktalara değindi- terörle mücadele konusunda adeta bir dönüm noktasına işaret etti. Şöyle bir düşünün: Yıllardır ülkemizin bağrına saplanmış bir hançer gibi duran bu terör belası, nihayet son bulma noktasına geliyor. Bu nasıl bir rahatlama hissi verir insana, tahmin edebiliyor musunuz?
Güvenlik Politikalarında Son Durum
Aslında işin özü şu: Türkiye son yıllarda terörle mücadelede inanılmaz bir mesafe katetti. Bahçeli'nin de altını çizdiği gibi, güvenlik güçlerimizin olağanüstü çabaları sayesinde terör örgütleri adeta can çekişiyor. Öyle ki, artık son darbeyi vurmak için sadece doğru zamanı bekliyoruz.
Peki ne olacak bu terör bittiğinde? İşte Bahçeli'nin o güzel benzetmesi: Tıpkı kışın ardından gelen bahar gibi, ülke olarak biz de rahat bir nefes alacağız. Ekonomiden turizme, eğitimden sağlığa - her alanda önümüz açılacak. Düşünsenize, artık şehit haberleriyle sarsılmayacağız, sınır güvenliği derdi olmayacak.
Siyasi İrade ve Toplumsal Mutabakat
Bu noktada Bahçeli'nin vurguladığı çok önemli bir husus var: Terörle mücadelede siyasi iradenin netliği ve toplumsal mutabakat. Yani hepimizin aynı duygularla, aynı kararlılıkla bu mücadeleye destek vermesi gerekiyor. Zaten tarih gösteriyor ki, Türk milleti zor zamanlarda nasıl kenetlenmesini biliyor.
Konuşmanın en can alıcı noktalarından biri de -bana kalırsa- terörle mücadelenin sadece güvenlik boyutuyla sınırlı olmadığıydı. Sosyal, ekonomik ve psikolojik boyutları da var bu meselenin. Ve görünen o ki, hükümet bu konuda oldukça kapsamlı bir strateji izliyor.
Sonuç olarak şunu söyleyebilirim: Bahçeli'nin bahar benzetmesi sadece bir metafor değil, aslında çok yakında gerçekleşecek bir öngörü. Belki de önümüzdeki aylarda, terörün tamamen bitişini hep birlikte göreceğiz. Ve o zaman, gerçekten de ülke olarak bahar havasını doya doya yaşayacağız.
