DEM Parti'den Çarpıcı Açıklama: PKK'nın Çekilmesi 'Kandırmaca' mı?
DEM Parti'den PKK Çekilmesine İlk Yorum

Ortadoğu'nun bu sıcak günlerinde, birdenbire gündeme düşen o haber herkesi şaşkına çevirdi. PKK'nın çekilme kararı alması, kimine göre bir dönüm noktası, kimine göre ise bildik bir tiyatronun yeni perdesi.

DEM Parti sözcülerinden gelen ilk yorum ise adeta bomba etkisi yarattı. "Bu süreci yakından takip ediyoruz" diyorlar ama ses tonlarındaki o tedirginlik, sözcüklerin arasına sıkışmış o kuşku - insan ister istemez düşünmeden edemiyor: Acaba gerçekten bir değişim mi yaşanıyor, yoksa hepimiz aynı senaryonun farklı bir sahnesine mi tanıklık ediyoruz?

Siyasetin Arka Bahçesinde Neler Dönüyor?

Aslında olan biteni anlamak için biraz geçmişe bakmak gerekiyor. Yıllardır süren bu çatışma ortamında, her 'çekilme' açıklamasının ardından neler yaşandığını hepimiz biliyoruz. DEM Parti'nin temkinli yaklaşımı belki de bu tarihsel tecrübenin bir yansıması.

Parti içinden duyduğum kadarıyla - ki bu sadece benim kişisel gözlemim - bazı isimler bu gelişmeyi 'şüpheyle' karşılarken, diğerleri 'bekleyip görelim' diyor. İşin ilginç yanı, kimse tam olarak ne olup bittiğinden emin değil gibi görünüyor.

Peki Ya Sokaktaki Vatandaş Ne Düşünüyor?

Ankara'nın ara sokaklarında kahvesini yudumlayan emekli öğretmen Ahmet Amca'nın dediği gibi: "Görüyoruz ama inanmıyoruz." Bu basit cümle aslında birçok kişinin hissettiği o derin güvensizliği özetliyor.

  • Gerçekten silahlar susacak mı?
  • Bu bir strateji değişikliği mi?
  • Yoksa uluslararası dengeler mi değişiyor?

Sorular bitmek bilmiyor, cevaplar ise hala belirsiz. DEM Parti'nin açıklamasında vurguladığı 'diyalog' meselesi ise ayrı bir tartışma konusu. Diyalog kiminle, nasıl ve ne şartlarda olacak? İşte bütün mesele bu.

Son Dakika Gelişmeleri Ne Gösteriyor?

Şu ana kadar eldeki veriler - en azından benim takip edebildiklerim - çok net bir tablo çizmiyor. Bir yanda medyaya yansıyan 'çekilme' görüntüleri, diğer yanda dağlık bölgelerden gelen çelişkili haberler.

DEM Parti'nin bu konudaki tutumu ise oldukça net: "Barışa giden her adımı destekleriz, ancak..." Evet, o 'ancak' her şeyi değiştiriyor. Çünkü tarih bize gösterdi ki, bölgedeki dengeler sandığımızdan çok daha karmaşık.

Belki de en doğrusu, bir siyaset bilimcinin dediği gibi: "Bu coğrafyada hiçbir şey göründüğü gibi değildir." DEM Parti'nin temkinli yaklaşımı da zaten bu gerçeğin yansıması.

Peki ya sizce? Gerçekten yeni bir sayfa mı açılıyor, yoksa eski defterler mi karıştırılıyor? Cevabı zaman gösterecek ama şu an için tek bildiğimiz bir şey var: Ortada ciddi bir belirsizlik var ve kimse ne olacağını tam olarak kestiremiyor.