Gün doğmadan hareket geçtiler. Tam da herkesin en savunmasız olduğu o saatlerde. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın koordinesinde, FETÖ'nün sözde askeri yapılanmasına yönelik kapsamlı bir operasyon başlatıldı. Ve ne operasyon!
31 ilde eş zamanlı yapılan baskınlar, adeta bir film sahnesini andırıyordu. Sabahın erken saatlerinde kapılar çalındı, aramalar yapıldı. Gözaltına alınan 76 şüpheliden tam 50'si, çıkarıldıkları mahkemece "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlamasıyla tutuklandı.
Operasyonun Anatomisi
İşin ilginç yanı, bu operasyonun sıradan bir güvenlik operasyonu olmaması. Bakan Yerlikaya'nın açıklamalarına bakılırsa, FETÖ'nün TSK içindeki yapılanmasına yönelik ciddi bir darbe vurulmuş durumda. Neredeyse ülkenin dört bir yanına yayılan bu şebekenin önemli halkaları çökertildi.
Operasyonun detayları şöyle:
- 31 farklı ilde eş zamanlı baskın
- 76 şüpheli gözaltına alındı
- 50 kişi tutuklandı
- 26 şüpheli adli kontrol şartıyla serbest
Bu rakamlar, operasyonun ne denli kapsamlı olduğunu gözler önüne seriyor. Öyle ki, tutuklananların tamamı "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan yargılanacak.
Bakan Yerlikaya'dan Sert Açıklama
İçişleri Bakanı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada oldukça net ifadeler kullandı. "FETÖ'nün sözde askeri yapılanmasına yönelik operasyon" ifadesi, bu yapılanmanın ne denli organize olduğunu gösteriyor. Bakan'ın mesajındaki kararlılık, devletin bu konudaki tavrının değişmediğinin de bir göstergesi.
Aslında bu operasyon, 15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden yıllar geçse de devletin bu konudaki hassasiyetinin hiç azalmadığını gösteriyor. Hatta belki de daha da arttığını söylemek mümkün.
Operasyonun Yankıları
Peki bu operasyon ne anlama geliyor? Şöyle söyleyeyim: FETÖ'nün Türkiye'nin dört bir yanına yayılmış ağının hala aktif olduğu, ancak devletin de bu ağı parça parça çökertmekte kararlı olduğu gerçeği. 31 il demek, neredeyse ülkenin yarısından fazlası demek. Bu da yapılanmanın ne denli yaygın olduğunu gösteriyor.
Tutuklamaların tamamının aynı suçtan yapılması ise oldukça manidar. Demek ki elde oldukça sağlam deliller var ki, 50 kişi tutuklanabilmiş. Zaten 26 kişinin adli kontrolle serbest bırakılması da yargının bu konuda titiz davrandığının bir göstergesi.
Sonuç olarak, bu operasyon Türkiye'nin güvenlik birimlerinin FETÖ ile mücadeledeki kararlılığının bir kez daha kanıtı niteliğinde. Ve görünen o ki, bu mücadele devam edecek. Çünkü devlet, 15 Temmuz'da yaşananların bir daha tekrarlanmaması konusunda oldukça kararlı görünüyor.