Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın bugünkü açıklamaları gerçekten dikkat çekiciydi. Sanki uzun süredir beklenen bir kart açılıyordu adeta.
"Suriye'nin güvenliği ile Türkiye'nin güvenliği arasında hiçbir fark görmüyoruz" derken, aslında yıllardır süregelen bir gerçeği yeniden hatırlatıyordu. Bu sadece diplomatik bir laf değil, aynı zamanda stratejik bir gerçeklik.
Sınırların Ötesinde Bir Güvenlik Anlayışı
Fidan'ın söyledikleri öyle sıradan açıklamalar değildi. Tam tersine, bölgesel güvenlik paradigmasını yeniden tanımlayan cinstendi. Komşumuz Suriye'deki her gelişme, bizim için de doğrudan etki yaratıyor çünkü.
Belki de en çarpıcı olanı şuydu: İki ülkenin güvenliği artık ayrılmaz bir bütün haline gelmiş durumda. Bu gerçeği görmezden gelmek, yangının söndüğünü iddia ederken alevlerin büyümesine seyirci kalmak gibi bir şey olurdu.
Terörle Mücadelede Ortak Payda
PKK/YPG meselesine gelince... Fidan'ın tonu kesinlikle netti. Terör örgütlerinin bölgedeki varlığı, her iki ülke için de kabul edilemez bir tehdit. Bu konuda hiçbir pazarlık ya da taviz söz konusu olamaz.
Aslında düşününce, terörle mücadele etmek sınır tanımıyor. Sınırın bir tarafında bırakılan boşluk, diğer tarafı da mutlaka etkiliyor. Bu yüzden koordineli hareket etmek şart.
Suriye'nin kuzeyindeki gelişmeleri izlerken, Türkiye'nin güvenlik endişelerini anlamamak mümkün değil. Zaten Fidan da bu noktaya vurgu yapıyordu - güvenlik tek taraflı olmaz.
Diplomasinin Yeni Dili
Bakan'ın açıklamalarındaki en dikkat çekici noktalardan biri de dilindeki incelikti. Tehditkar bir ton yerine, gerçekçi ve samimi bir yaklaşım sergiliyordu.
"Biz aynı gemideyiz" demek istiyordu adeta. Suriye'nin istikrara kavuşması, Türkiye'nin de istikrarı demek sonuçta. Bu kadar basit.
Tabii ki bölgedeki diğer aktörlerin de bu denklemin bir parçası olduğunu unutmamak lazım. Rusya, İran ve diğerleri... Hepsi bu karmaşık yapbozun birer parçası.
Fidan'ın mesajı net: Kimse Türkiye'nin güvenlik kaygılarını hafife almamalı. Bu sadece bir seçenek değil, zorunluluk.
Sonuç olarak, bugünkü açıklamalar bölgesel diplomaside yeni bir sayfa açıyor gibi görünüyor. Bekleyip göreceğiz tabii, ama şurası kesin: Güvenlik artık sınır tanımıyor.