Ankara'da gerçekleşen o kritik MGK toplantısının ardından adeta nefesler tutuldu. Sanki herkesin beklediği bir şey vardı, öyle de oldu. Toplantıdan çıkan mesajlar, Türkiye'nin güvenlik politikalarında yeni bir sayfa açılıyor adeta.
Terör konusu -her zaman olduğu gibi- masanın en önemli maddesiydi. Fakat bu sefer işin rengi biraz daha farklıydı. Yetkililer, "terörsüz bir Türkiye" hedefinin yanı sıra, "terörsüz bir komşu coğrafya" vurgusunu da öne çıkardı. Bu, bölgesel güvenlik anlayışında ciddi bir zihniyet değişiminin işareti gibi duruyor.
Güvenlik ve Ekonomi İkilemi
Şunu artık hepimiz biliyoruz: Güvenlik olmadan ekonomi, ekonomi olmadan da güvenlik olmaz. MGK'nın bu toplantıda tam da bu dengeyi kurmaya çalıştığı açıkça görülüyor. Ekonomik istikrarın sağlanması için güvenlik şart, evet. Ama güvenliğin devamlılığı için de ekonomik istikrar şart. Kısacası, tavuk mu yumurtadan, yumurta mı tavuktan misali.
Toplantıda ele alınan diğer önemli konular şunlardı:
- Bölgesel gelişmeler ve komşu ülkelerle ilişkiler
- Ekonomik tedbirler ve istikrar politikaları
- Savunma sanayii alanındaki son durum
- Sınır güvenliği ve göç politikaları
Yeni Dönem Stratejisi
Aslında bakarsanız, bu toplantı Türkiye'nin güvenlik anlayışında köklü bir değişimin habercisi. Artık sadece kendi sınırları içinde değil, tüm bölgede terörle mücadele hedefi öne çıkıyor. Bu da demek oluyor ki, komşularımızla ilişkilerimizde yeni bir sayfa açılabilir.
Peki ya ekonomi? Ekonomik istikrarın sağlanması için atılacak adımların da masada olduğu kesin. Enflasyonla mücadele, yatırım ortamının iyileştirilmesi, dış ticaret dengesi... Tüm bu konuların güvenlikle doğrudan bağlantılı olduğu artık herkesin malumu.
Sonuç olarak, MGK'nın bu toplantısı Türkiye'nin hem iç hem de dış politikasında önemli değişikliklerin kapısını aralıyor. Terörle mücadelede yeni stratejiler, ekonomide istikrar arayışları ve bölgesel güvenlik işbirlikleri... Önümüzdeki günlerde bu konularda önemli gelişmeler yaşanacağa benziyor.
