İsrail ordusu, varılan ateşkes anlaşmasına rağmen Lübnan'ın güneyindeki yerleşim bölgelerini hedef alma tehdidinde bulundu. Siyonist rejim, bölge halkına acilen tahliye çağrısı yaparken, gerilimin yeniden tırmanma ihtimali uluslararası toplumda endişe yarattı.
Saldırı Tehdidi ve Tahliye Çağrısı
İsrail Ordusu Sözcüsü Avichay Adraee, X sosyal medya platformu üzerinden yaptığı açıklamada, Lübnan'ın güneyindeki Sur kentine bağlı Deyr Kanun en-Nehr ve Şuhur beldelerinde bulunan belirli noktalara saldırı düzenleyeceklerini duyurdu. Adraee, bu bölgelerdeki "Hizbullah'a ait askeri yapıların" hedef alınacağını belirtti.
İsrail sözcüsü, saldırıların gerçekleştirileceği yerlerin haritalarını da paylaşarak, söz konusu noktalara yakın bölgelerde yaşayan Lübnanlı sivil vatandaşların güvenlikleri için bölgeden derhal ayrılmalarını istedi. Bu açıklama, bölgede yaşayan halk arasında paniğe yol açtı.
Ateşkes İhlallerinde Artış
İsrail ordusunun bu son tehdidi, ateşkes ihlallerindeki artış eğilimini gözler önüne serdi. Daha önce 6 Kasım'da da benzer bir senaryo yaşanmış, İsrail ordusu Lübnan'ın güneyindeki 5 ayrı belde için tahliye çağrısı yapmış ve ardından hava saldırıları düzenlemişti.
Bu kriz anlaşmasına rağmen saldırılarını yoğunlaştıran İsrail, dün de Lübnan'ın güneyindeki Sayda kentinde bulunan Ayn el-Hilva Filistin Mülteci Kampı'nı bombalamıştı. Bu saldırıda en az 13 kişi hayatını kaybetmiş ve çok sayıda kişi yaralanmıştı.
Bölgesel Gerilim Yeniden Tırmanıyor
Yaşanan son gelişmeler, Lübnan-İsrail sınır hattındaki gerilimin yeniden ciddi boyutlara ulaştığını gösteriyor. İsrail ordusunun düzenli olarak ateşkesi ihlal etmesi ve sivil yerleşim alanlarını hedef göstermesi, uluslararası hukuk kurallarının da ihlali anlamına geliyor.
Bölge halkı, her an yeni bir saldırı ihtimaliyle karşı karşıya kalırken, sivillerin can güvenliği ciddi risk altında bulunuyor. Uluslararası toplumun bölgede kalıcı bir barış için acil adımlar atması bekleniyor.
