
Beklenmedik bir gelişme daha! Donald Trump -evet, o eski Başkan- birdenbire ortaya çıkıverdi ve Memphis'teki duruma müdahale etti. Sanki hiç gitmemiş gibi, değil mi?
Federal düzeyde bir kararnameyi imzaya açtı. Peki bu kararnamenin içeriği ne mi? Doğrudan Ulusal Muhafız birliklerinin Tennessee'nin bu stratejik kentine konuşlandırılmasını öngörüyor. Resmen bir güvenlik operasyonu başlatılıyor.
Ortalık karıştı, hem de nasıl! Siyaset arenası bu hamleye nasıl tepki verdi dersiniz? Tabii ki ikiye bölünmüş vaziyette. Taraftarlar "geç olmadan atılmış bir adım" diye alkışlarken, karşıtlar "yetki aşımı" diye haykırıyor. Olağan şüpheliler yani.
Memphis Neden Bu Kadar Kritik?
Aslında mesele sadece bir şehirden ibaret değil. Memphis -tarihi, kültürel dokusu ve ne yazık ki son dönemdeki güvenlik endişeleriyle- adeta bir mikrokozmos. Trump'ın ekibi, yerel yetkililerin artan şiddet olayları ve toplumsal huzursuzluk karşısında yetersiz kaldığını iddia ediyor. Buna karşılık valilik ve belediye ise "federal müdahaleye gerek yok" diye diretiyor.
Şahsen düşünüyorum da, bu tür kararlar genelde iç siyasette dalgalanma yaratır. Hele ki seçim dönemlerine yaklaşırken... Ama Trump için hiçbir zaman "olağan" diye bir şey söz konusu olmadı zaten.
Peki Ya Sonra?
Bu kararnamenin yasal dayanakları ne kadar sağlam? İşte asıl soru bu. Anayasa hukukçuları şimdiden kafa kafaya vermiş durumda. Bazıları "Başkan'ın acil durum yetkileri kapsamında" derken, diğerleri "eyalet haklarına müdahale" olduğunu savunuyor.
Sonuç olarak, Memphis sokakları bir kez daha ABD'nin derin siyasi ve toplumsal çatışmalarının sahnesi haline geliyor. Trump'ın bu hamlesi yangını söndürecek mi yoksa daha da körükleyecek mi? Cevabı önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceğiz.