İzmir'de Polis Merkezine Yapılan Alçak Saldırı: Şehit Polis Memuru Ömer Amilaç'ın Acı Öyküsü
İzmir'de Polis Merkezine Saldırı: Şehit Ömer Amilaç

Hani bazı haberler vardır, insanın yüreğine ateş düşürür ya... İşte öyle bir haberle karşı karşıyayız. İzmir'in o her zamanki hareketli günlerinden birinde, beklenmedik bir andı her şey. Birdenbire...

Polis merkezine yönelik o alçak saldırı, aslında hepimizin güvenliğine yapılmış bir darbeydi adeta. Ömer Amilaç ise görevinin başındaydı, her zamanki gibi. Kim bilebilirdi ki o günün sonunun böyle biteceğini?

O Kader Anı

Saldırı anında her şey o kadar hızlı gelişti ki... İnsan "Bu nasıl bir cüret?" diye sormadan edemiyor. Polis memuru Ömer Amilaç, görevi başındayken vuruldu. Aniden bastıran o kaos ortamında, mesai arkadaşları hemen yardımına koştu tabii ki.

Ama ne yazık ki...

Hastane Günleri ve Kayıp

Amilaç, olay yerinden alınıp hastaneye yetiştirildi. Doktorlar gece gündüz demeden mücadele etti. Yoğun bakımdaki o saatler... Ailesinin duaları, mesai arkadaşlarının gözlerindeki endişe... Hepsi boşunaymış meğer.

Yapılan tüm müdahalelere, tüm çabalara rağmen, Ömer Amilaç'ı kaybettik. Şehit verdik yani. Öyle bir acı ki tarifi yok.

Ardında Kalanlar

Geride koca bir aile bıraktı Ömer Amilaç. Bir eş, çocuklar... Ve aslında hepimiz. Çünkü o, bu ülkenin güvenliği için canını feda etti. Sıradan bir günde, sıradan bir mesaideyken...

İzmir Valiliği'nden yapılan açıklamada, Amilaç'ın şehit olduğu resmen duyuruldu. O açıklamadaki o acı ifadeler... "Tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı" cümlesi ne kadar ağır geliyor insanın yüreğine.

Bu olay, aslında şunu bir kez daha gösterdi bize: Güvenlik güçlerimiz her an tehdit altında. Ve onlar, bizim uykularımızı huzurla uyuyabilmemiz için nöbetteler. Ömer Amilaç da o nöbeti verirken canından oldu.

Şimdi geriye kalan, onun kahramanlık hikayesini anlatmak ve bu vatan için canını verenlere layık olmaya çalışmak. Zor iş... Ama yapmak zorundayız.